28 Kasım 2012, 23:33 | #1 | ||||||||||||||||||||
NetteKeyif Üyelik tarihi: 15 Mart 2011
Mesajlar: 16.171
| Süt Çocuğunda Hazımsızlık bebeklerde hazımsızlık sebepleri - bebeklerde sindirim sistemi bozuklukları - inek sütü hazımsızlığı - un hazımsızlığıSindirim sistemi bozuklukları birçok bebekte görülür. İştah azalmasına ve ishal ya da kusmayla sindirim kanalından çabuk atılan besinlerden yeterince yararlanılamamasına yol açar. Sonuçta bebek, yaşı ve yapısına göre hızlı ya da yavaş, az ya da çok belirgin biçimde kilo kaybeder. Bağırsakla ilgili sorunların önemli bir bölümü incebağırsak iltihabı (enterit) ya da ince-kalınbağırsak iltihabı (enterokolit) gibi enfeksiyonlardan kaynaklanmakla birlikte, bazen tek neden besinlerdir. Aslında bu sonuncusuna hazımsızlık demek daha doğrudur, çünkü sindirim zorlaşmıştır ve bazı özel besinler kabul edilememektedir. • İnek sütü hazımsızlığı – Daha önce de gördüğümüz gibi, anne sütü sindirim açısından idealdir; buna karşılık inek sütünde şeker az, protein aşırı miktardadır. Bu proteinlerin en önemli bölümünü, midede sindirimi zor büyük parçacıklar halinde çökelen kazein oluşturur. Memeden erken kesilen bebek, inek sütüne hemen uyum gösteremez ve hazımsızlık çeker. Hazımsızlığın başlıca iki grup belirtisi vardır: Sütün kötü sindirilmesi sonucu ortaya çıkan gerçek hazımsızlık belirtileri ve hazımsızlığın genel koşullara ve beslenme durumuna yansıması sonucu ortaya çıkan belirtiler. Sindirim bozuklukları dışkının görüntüsünden ortaya konabilir. Günlük dışkı sayısı değişmemekle birlikte, miktarı biraz azalır; daha sert, beyazımsı gri renkte, kötü ve keskin kokulu olur. Yapısı ve az su içermesi nedeniyle beze yapışmaz ve ıslak bir leke bırakmaz. Bebeğin iştahlı olmasına, öğünlerin miktarı ve sayısalın da değişmemesine karşın kilo artmaz; hatta çok kısa bir süre aynı kaldıktan sonra azalmaya başlar. Bebek hemen hiç ateşlenmez, ama keyifsizdir, oynamaz, çevresine ilgi göstermez ve yatağında kalmayı yeğler. Benzi solar, o gülümseyen, sakin yüz kaybolur. Bu ruhsal uyuşukluk haline, belirgin bir hareketsizlik eşlik eder. Bebek yavaş hareket eder, oturtulmaya çalışıldığında sırtını dik tutamaz ve öne yıkılır. Eğer bu belirtiler zamanında fark edilmezse ya da bebeğin az yediği için böyle soluk ve halsiz durduğu düşünülerek gıdası artırılırsa durum daha da kötüye gider. Kilo kaybı daha da belirginleşir ve bebek hastalıklara karşı kendini savunamayacak kadar zayıf düşerse hafif bir soğuk algınlığı bile çok ciddi bir hastalığa dönüşebilir. Bu durum nasıl gelişir? Niçin bazı süt çocukları inek sütüne uyumsuzluk gösterirler? Bunun açıklaması yukarıda da belirttiğimiz gibi, sütün bileşiminde yatar: Fazla gelişmemiş, zayıf yapılı bebekler erken bir tarihte fazla miktarlarda, yeterince seyreltilmemiş inek sütüyle beslenecek olursa, bunu tümüyle sindirmeyi başaramazlar. Özellikle kazeinin önemli bir bölümü hiç sindirilmeden bağırsaklara gelir. Burada protein parçalayıcı bakterilerin saldırısına uğrar. Çürüme ya da kokuşma denen bu süreçte bağırsak boşluğundaki pek çok maddenin katıldığı bir tepkimeler zinciri başlar. Sonunda sert, bebeğin aldığı besinden gelen çok miktarda mineral (örneğin kalsiyum) ve yağ içeren bir dışkı oluşur. Bütün bunları önlemek için 24 saat boyunca bebeğe çaya dayalı bir rejim uygulanmalı ve inek sütü kesilmelidir. Daha sonra sütü azar azar vermeye başlamalı, gerekirse anne sütüne dönülmelidir. Böylece dışkı normalleşir; bebek kilo alma ve gülücükler yapmaya başlar. Eğer anne sütüyle besleme olanağı yoksa, tatlandırılmış sütlere geçilmelidir. İlk birkaç gün süte biraz un eklemek gerekir; daha sonra süttozlarına ya da doğru oranlarda seyreltilerek şeker eklenmiş inek sütüne geçilebilir. • Un hazımsızlığı – İnek sütüyle hazırlanan bir biberon mamaya kalori değerini artırmak için şeker ve birkaç çay kaşığı un (pirinç unu ya da karışık buğday, mısır vb. unu) eklenebilir. Ama aşırı miktarda un eklenirse sütün şeker oranı çok yükselir ve şeker, protein ve yağ dengesi bozulur. Bebek uzun süre fazla karbonhidrat aldığında, bir süre sonra böyle bir beslenmeye uyum gösteremez ve un hazımsızlığı başlar. Un hazımsızlığında unun zengin nişasta içeriği sindirilmeden incebağırsağa kadar gelir ve burada nişasta parçalayan bakterilerin saldırısına uğrar. Mayalanma denen bu süreç sonunda bağırsak mukozasını tahriş edici gazlar ve asit maddeler açığa çıkar. Mukoza bu tahrişe müküs salgısını artırarak yanıt verir. Ayrıca bağırsak hareketleri hızlanır ve sığamsal (peristaltik) bağırsak hareketleri belirginleşir. Bu hızlanmanın sonucu ishaldir; günlük dışkılama sayısı 6-8′e kadar çıkar; dışkı rengi sarı-kahverengi, miktarı çok fazladır. Dışkı inek sütü hazımsızlığında olduğu gibi kötü kokulu değildir. Biraz ekşi kokulu ve gaz nedeniyle köpüklü görünümdedir. Bağırsaktan serbestleşen gaz ince ve kalın bağırsakları şişirir; karında şişkinlik ve gerginlik yapar. Bebek genellikle karın ağrısı başladığı için ağlar. Öte yandan incebağırsağın aşın uyarılması sonucunda besinler bağırsak boşluğunda hızla yol alır, dolayısıyla yeterince emilemez ve vücuda geçemez. Süt çocuğu kilo almayı sürdürebildiği ve iştahını koruyabildiği kısa bir “dayanma” döneminden sonra iştahsızlaşır, karın ağrısı nedeniyle ağlar, solgunlaşır ve bu tür hazımsızlığının tipik özelliği olan su içeriği artmış, hamur kıvamında dışkı yapar. Çoğu kez bunlara kulak, bronş, burun-yutak ya da küçük çıbancıkların belirdiği deri enfeksiyonları da eklenir. Tedavi için alınacak ilk önlem, özellikle süte çok fazla ekleniyorsa unu kesmektir. Hafif seyreden olgularda seyreltilmiş inek sütü beslenmeyi yeniden dengelemeye yeter; daha ağır olgularda ise en az bir gün boyunca beslenmeye ara vermek gerekir; daha sonra yağsız bir süte başlanır. Ayrıca çok vitaminli ilaç tedavisine yönelerek özellikle A, D, C ve B kompleks vitamin eksikliğinin giderilmesi de çok yararlıdır. alıntı Doğumsal Diyafram Fıtığı | ||||||||||||||||||||
Bookmarks |
Etiketler |
Süt Çocuğunda Hazımsızlık |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
| |