Sanal Hayat Keyifli Forumun Tek Adresi - Sesli Sohbet - Sesli Chat

Sanal Hayat Keyifli Forumun Tek Adresi - Sesli Sohbet - Sesli Chat (http://www.sanalhayat.net/)
-   Dualar & Hadisler ve Anlamlari (http://www.sanalhayat.net/dualar-amp-hadisler-ve-anlamlari/)
-   -   Kim Borcuna Sadık ise Yardımcısı ALLAH’tır (http://www.sanalhayat.net/dualar-amp-hadisler-ve-anlamlari/16145-kim-borcuna-sadik-ise-yardimcisi-allah8217tir.html)

Sincap 17 Nisan 2012 12:46

Kim Borcuna Sadık ise Yardımcısı ALLAH’tır
 
Samimi niyet bir işin sonunun hayırlı olmasına doğrudan doğruya etki eder. Çünkü hayırlar genellikle samimi niyetlerin neticesinde oluşur. Kıssada bahsi geçen kişiler, işlerin Allah’a havale edilmesi, borç alışverişi ve alanla veren arasındaki hukukun korunması hususunda samimi niyetin nasıl olması gerektiğini öğretiyor bizlere.


Hz. Ebu Hureyre (ra) anlatıyor: “Rasûlullah (asm) Benî İsrail’den bin dinar borç para isteyen bir kimseden bahsetti. Benî İsrail’den borç talep ettiği kimse: “Bana şâhidlerini getir, onların huzurunda vereyim, şahid olsunlar!” dedi. İsteyen ise: “Şâhid olarak Allah yeter”dedi. Öbürü: “Öyleyse bana kefil getir.” dedi. Berikisi “Kefil olarak Allah yeter” dedi. Öbürü: “Doğru söyledin!” dedi ve belli bir vâde ile parayı ona verdi. Adam deniz yolculuğuna çıktı ve ihtiyacını gördü. Sonra borcunu vâdesi içinde ödemek maksadıyla geri dönebileceği bir gemi aradı, ama bulamadı. Bunun üzerine bir odun parçası alıp içini oydu. Bin dinarı, sahibine hitap eden bir mektupla birlikte oyuğa yerleştirdi. Sonra oyuğun ağzını kapayıp düzledi. Sonra da denize getirip:“Ey Allah’ım, biliyorsun ki, ben falandan bin dinar borç almıştım. Benden şâhid istediğinde ben: ‘Şâhid olarak Allah yeter!’ demiştim. O da şahid olarak sana razı oldu. Benden kefil isteyince de: ‘Kefil olarak Allah yeter !’ demiştim. O da kefil olarak sana razı olmuştu. Ben ise şimdi, bir gemi bulmak için gayret ettim ama bulamadım. Şimdi bunu sana emanet ediyorum!” dedi ve odun parçasını denize attı.


Adam oradan ayrılıp, memleketine dönebileceği bir gemi aramaya başladı. Alacaklı da borç verdiği adamın geleceği gemiyi bekliyordu fakat beklediği gemi gelmedi. Adam evine dönerken içinde bin dinarın bulunduğu odun parçasını buldu, yakacak olarak kullanmak üzere evine götürdü. Odunu parçalayınca içindeki parayı ve mektubu buldu.


Borç alan kişi bir müddet sonra memleketine döndü.. Bin dinarla adama uğradı ve: “Malını getirmek için sürekli gemi aradım; ancak beni getirenden daha önce gelen bir gemi bulamadım” dedi. Alacaklı: “Sen bana bir şeyler göndermiş miydin?” diye sordu. Öbürü: “Ben sana, daha önce bir gemi bulamadığımı söyledim” dedi. Alacaklı: “Allah Teâlâ Hazretleri, senin odun parçası içerisinde gönderdiğin parayı sana bedel ödedi. Paranla geri dön dedi.” (Sahih-i Buhari, kefalet 39, Bab1,C.3,Sh.36/Tecrid Tercemesi, H.no: 745, C. 5, Sh. 307,)


Yukarıda bahsi geçen kıssadan alınacak pek çok hisse vardır. Bu yazımızda başta nefsimiz için aldığımız hisselerin bir kaçına kısaca işaret edeceğiz.

1. Niyet-i hâlisanın (samimi niyetin) kerâmeti vardır.


Samimi niyet bir işin sonunun hayırlı olmasına doğrudan doğruya etki eder. Çünkü hayırlar genellikle samimi niyetlerin neticesinde oluşur. Kıssada bahsi geçen kişiler, işlerin Allah’a havale edilmesi, borç alışverişi ve alanla veren arasındaki hukukun korunması hususunda samimi niyetin nasıl olması gerektiğini öğretiyor bizlere. İşte bu tam bir iman, tevekkül (Sebeblerine uyup neticeyi Allah’a bırakma) ve samimi niyetin kerâmetidir ki böyle harika bir olayın meydana gelmesine vesîle oluyor.

2. Borç vererek insanların sıkıntılarını gidermek fazilettir.


İnsanı mutlu eden durumlardan biri de başkalarının ihtiyacını gidermektir. Muhtaç birine yardım etmenin, ihtiyacı olanın ihtiyacını gidermenin öylesine ulvî bir lezzeti vardır ki bu duyguyu bir kez tadan kimsenin aynı duyguyu yaşamadan etmesi neredeyse imkânsızdır. Bu hâl öyle bir noktaya gelir ki kişi artık kendini başkalarının ihtiyaçlarını karşılamak için çırpınırken görür. Burada önemli olan ilk hareketi yapacak cesarete ve iyilik etme duygusuna sahip olmaktır. Gerisi kendiliğinden gelecektir. Kişi mü’min kardeşinin sıkıntısını giderince Allah da onun sıkıntısını giderecektir. İyilik eden, iyilik bulacaktır.

3. Ahde vefa ve vaadini yerine getirmek ilâhi yardıma da vesiledir.


Verdiği söze sadık kalmak, borçlu ise borcunu zamanında ödemek, ticârî işlerinde doğruluk ve dürüstlük İslâmiyetin emri olduğu gibi insaniyetin de gereğidir. Bu hasletler kişiye itibar kazandırdığı gibi ihtiyaç anında da kişiyi yalnız ve yardımsız kalmaktan da kurtaran ve yitirilmesi durumunda da herhangi bir bedelle yeri doldurul(a)mayan değerlerdir. Sıdk ve ahde vefa en büyük hazinedir. Ne olursa olsun doğruluktan şaşmamak gerekir.

Borç isteyen insanların en büyük sıkıntıları bizzat kendilerinden kaynaklanmaktadır. Çünkü yeterince güvenil(e)meyen insanlara, kimse borç vermek istemez. Özellikle borcunu ödemekte lakaydlık gösterenler en kıymetli hazinelerini kaybettiklerini ancak aynı kişilerden tekrar borç istediklerinde fark ederler!


Yazar: Zafer ZENGİN




Tüm Zamanlar GMT +4 Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 04:03.

Powered by vBulletin® Version 3.8.11
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
Search Engine Optimization by vBSEO 3.6.1


1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156 157 158 159 160 161 162 163 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176 177 178 179 180 181 182 183 184 185 186 187 188 189 190 191 192 193 194 195 196 197 198 199 200 201 202 203 204 205 206 207 208 209 210 211 212 213 214 215 216 217 218 219 220 221 222 223 224 225 226 227 228 229 230 231 232 233 234 235 236 237 238 239 240 241 242 243 244 245 246 247 248 249 250 251 252 253 254 255 256 257 258 259 260 261 262 263 264 265 266 267 268 269 270 271 272 273 274 275 276 277 278 279 280 281 282 283 284 285 286 287 288 289 290 291 292 293 294 295 296 297 298 299 300 301 302 303 304 305 306 307 308 309 310 311 312 313 314 315 316 317 318 319 320 321 322 323 324 325 326 327 328 329 330 331 332 333 334 335 336 337 338 339 340 341 342 343 344 345 346 347 348 349 350 351 352 353 354 355 356 357 358 359 360 361 362 363 364 365 366 367 368 369 370 371 372 373 374 375 376 377 378 379 380 381 382 383 384 385 386 387 388 389 390 391 392 393 394 395 396 397 398 399 400 401 402 403 404 405 406 407 408 409 410 411 412 413 414 415 416 417 418 419 420 421 422 423 424 425 426 427 428 429