Sanal Hayat Keyifli Forumun Tek Adresi - Sesli Sohbet - Sesli Chat > Her Telden > Sağlık > Genel Sağlık » Suyla ilgili Tehlikeler

  • Yeni Konu aç Cevapla  
     
    LinkBack Seçenekler Arama Stil
  • Alt 20 Haziran 2013, 01:22   #1
    NetteKeyif
     
    Sincap - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
     
    Üyelik tarihi: 15 Mart 2011
    Mesajlar: 16.171
    Sincap is on a distinguished road
    Puanlar: 48.146, Seviye: 1
    Puanlar: 48.146, Seviye: 1 Puanlar: 48.146, Seviye: 1 Puanlar: 48.146, Seviye: 1
    Üst seviye: 99%, 0 Gereken puan
    Üst seviye: 99% Üst seviye: 99% Üst seviye: 99%
    Etkinlik: 33%
    Etkinlik: 33% Etkinlik: 33% Etkinlik: 33%
    Standart Suyla ilgili Tehlikeler

    yüzme ve boğulma - sel kazaları - kazalar - intiharlarHer yıl ülkemizin yüzlerce vatandaşı, yaz aylarında ve özellikle ailece suda boğularak kaybedilmektedir.

    Suyla ilgili tehlikeleri

    1.Yüzme ilgili kazalar

    2.Dalış sorunları

    3.Sel, kaza, ihmal veya intiharlar sonucu suya düşmelere bağlı boğulmalar olarak üç kategoride ele alabiliriz. Son saydığımız neden grubunun, özellikle ülkemiz için oldukça önemli bir yere sahip olduğu kanısındayım. Aynı grupta ülkemizde çok sık karşılaşılmamakla beraber tekneler, sportif su araçları ve tehlikeli sualtı canlılarının neden olduğu yaralanmalar da unutulmamalıdır.

    Solunumla İlgili Temel Bilgiler


    Suyla ilgili tehlikelerde ana tema boğulma olduğundan, öncelikle boğulma mekanizmasını anlamak gerekir. Bunun için dilerseniz kısa bir anatomi ve fizyoloji turuna çıkalım.


    Solunum sistemimiz; göğüs kafesimiz içerisinde yerleşimli akciğerlerimiz,ağız ve burundan başlayıp alveol adını verdiğimiz, en uç hava keseciklerinde son bulan hava yolları,karın ve göğüs boşluğunu birbirinden ayıran diyafram adı verilen çizgili kasın en önemli rolü üstlendiği esas ve kaburgalar arasında bulunan yardımcı solunum kasları ile tüm bu sistemleri koordine eden ve beyin sapında bulunan solunum merkezinden ibarettir.


    Gırtlak veya diğer adıyla larenksin üst bölümündeki boğaz,ağız ve burunu içeren kısım üst solunum yollarını; larenks, trakea olarak da bilinen ana soluk borusu, sağ ve sol ana bronşlar, bronşiyol olarak adlandırılan daha ince hava yolları ve alveol olarak bilinen, gaz değişiminin yapıldığı hava keseciklerinden ibaret kısmı ise alt solunum yollarını oluşturur. Her iki akciğerde toplam olarak ortalama 700 milyon alveol bulunur ki bu alveollerin toplam yüzeyi ile bir basketbol sahasının dörtte biri kaplanabilir. Soluk verme sırasında birbirlerine yaklaşan nemli alveollerin yapışmasını, iç yüzeylerinde bulunan ve sürfaktan adı verilen madde engeller. Göğüs boşluğunun dış ortamla teması sadece trakea ile sağlanır. Yani Akciğerin bulunduğu göğüs boşluğunda hava yoktur,vakum vardır.


    Dakika solunum sayımız 12-15 arasında değişir;kalp atım sayımız ise bunun yaklaşık 5 katı kadar olup, dakikada 60-75 arasındadır. Normal olarak soluduğumuz havanın deniz seviyesindeki basıncı 760 mmHg (milimetre-civa) olup; %79’unu Azot gazı (NO2), %21’ini Oksijen gazı (02) ve %1’ini ise başta Kükürtdioksit (SO2) olmak üzere diğer eser miktardaki gazlar oluşturur.


    Soluk alıp-verme eylemimiz kısmen istemlidir. Soluk alıp-verme eylemimizi kısa bir süre için durdurabilir, derinliğini ve hızını artırabilir veya azaltabiliriz. Tabii ki solunumunuzu sonsuza dek durduramazsınız. Yarı otomatik olarak çalışan bu sisteminin kontrolünü, beyin sapının oldukça korunaklı bir bölgesinde bulunan Solunum Merkezi yapar. Atardamar kanındaki karbondioksit düzeyi solunum merkezinin esas uyaranıdır; Karbondioksit düzeyinin çok az artışı bile solunum hızını artırırken, karbondioksit düzeyinin azalışı ise solunum hızını yavaşlatır.


    Bunun içindir ki kafa travmalı hastalara, gerekmedikçe çok yüksek düzeylerde Oksijen vermemek gerekir. Profesyonel dalgıçların, suya dalmadan önce sık sık soluk alıp vererek kan karbondioksit düşürüp solunum merkezini kısmen yanıltarak, enstrüman kullanmaksızın su altında uzun bir süre kalabilmeleri de, karbondioksitin solunum regülasyonundaki önemini gösteren bir başka örnektir. Solunum merkezinin solunum regülasyonunu her bir solunumda bile değiştirebildiğini ve bu regülasyonda atardamar kanındaki Oksijen düzeyinin de önemli bir etken olduğu unutulmamalıdır.


    Vücudumuzun bütün hücreleri temel enerji kaynağı olan Glukozu, Oksijenle beraber yakarak, Enerji, Karbondioksit ve Su açığa çıkarırlar.


    Yukarıdaki formülle ifade etmeye çalıştığımız döngüye ****bolizma veya kısaca Yaşam Formülü denilebilir. Yukarıdaki denklemin bozulması yaşamla bağdaşmaz. ****bolizma sonucu açığa çıkan Karbondioksitin, hızlıca vücuttan uzaklaştırılıp, enerji elde edebilmek için Oksijenin hızlıca dokulara taşınması gerekir. İşte kanın şekilli elemanlarının çoğunluğunu oluşturan, Kırmızı Küre veya Eritrosit olarak adlandırılan ve disk şekilli, iki tarafı da içbükey olan kan hücreleri üzerindeki hemoglobin, bu işlemler için biçilmiş kaftandır. Tabii ki hemoglobinin kanımıza ve bayrağımıza kırmızı rengini vermek dışındaki en önemli görevi budur. Hemoglobinin Kandaki Karbondioksit düzeyi artınca veya Oksijen düzeyi düşünce, solunum merkezimizden verilen direktifle diyafram kası ve göğüs kafesimizdeki diğer esas ve yardımcı solunum kasları kasılarak, göğüs kafesimizde yaklaşık –6 mmHg’lik negatif basınç oluşturur.


    İçerisindeki bronşlar ve damarlar hariç tutulursa yapısında kas bulunmayan ve elastik yapıda olan Akciğerler, kendini saran zarlar arasındaki bu vakum etkisi yapan negatif basınç sayesinde yanlara ve aşağıya doğru genişleyerek, içerisine 760 mmHg atmosferik basınçtaki dış ortam havasını alır. Üst solunum yollarından alt solunum yollarına doğru hızla ilerleyen havanın yolculuğu, gaz değişiminin yapılacağı ve sayıları milyonlarca olan hava keseciklerinde yani alveollerde son bulur.


    ****bolizma sonucu açığa çıkan ve Kırmızı Kürelerdeki Hemoglobine bağlanan Karbondioksitin yolculuğu, dokular arasındaki kılcal toplardamardan başlayıp alveollerin etrafındaki kılcal atardamarda son bulur. İşte karbondioksitten zengin kan ile oksijenden zengin hava burada karşılaşırlar ve Pasif difüzyon kurallarına göre bu ince ve nemli zarlar üzerinden taraflar elinde çok olanı verir az olanı alır. Böylece kırmızı kürelerdeki Hemoglobine bağlanan Oksijenin yolculuğu, bu defa alveol etrafındaki kılcal toplardamarlardan başlayıp dokular arasındaki kılcal atardamarlarda son bulur.


    Bunu bizim nefes alıp vermemizin öyküsü olarak kabul ediniz. Akciğerler içerisindeki havanın basıncı nefes alırken 759 mmHg’ye düşerken, nefes verirken ise 761 mmHg’ye kadar yükselir. Nefes alma sırasında karın ön duvarı kaslarının gevşemesinin nedeni, bu esnada diyafram kasının aşağı doğru kasılıp karın içi basıncını artırmasının, karın içi organları üzerindeki etkilerini nötralize etmektir. Kılcal atardamarlardaki kan bütün oksijenini dokulara vermez. Bunun içindir ki verdiğimiz nefesteki havada % 16 Oksijen (O2), %5 Karbondioksit ve yine %79 Azot gazı (NO2) bulunur ve bu düzeydeki Oksijen suni solunum için yeterli olacaktır.


    Dr.Mehmet DOKUR

    Özel Kadıköy Hastanesi

    İlkyardım ve Acil Uzmanı


    alıntı

    Sincap isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
    Yeni Konu aç Cevapla  

    Bookmarks

    Etiketler
    Suyla ilgili Tehlikeler


    Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
     

    Yetkileriniz
    Konu Acma Yetkiniz Yok
    Cevap Yazma Yetkiniz Yok
    Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
    Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

    BB code is Açık
    Smileler Açık
    [IMG] Kodları Açık
    HTML-Kodu Kapalı
    Trackbacks are Açık
    Pingbacks are Açık
    Refbacks are Açık




    Tüm Zamanlar GMT +4 Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 22:21.

    dekorasyon Endüstriyel Mutfak EKipmanları sanal ofis Kiralık Ofis | sanal ofis sanal ofis | sanal ofis | muadil toner | fantezi iç giyim fantezi giyim kerebiçci kerebiçci oğuz kerebicci.com araç takip sistemleri | kişi takip sistemleri | Varlık takip sistemleri | filo takip sistemleri |
    istanbul travesti | istanbul travesti izmir escort bayan izmir escort tuzla escort bursa escort bursa escort casino siteleri casino siteleri casino siteleri casino siteleri casino siteleri bahis siteleri istanbul travesti travesti forum |
    istanbul travesti Mekanları | istanbul travesti Haber | istanbul travesti Bilgi | istanbul travestileri | istanbul travesti | travesti | ankara travesti| ankara travesti | ankara travesti ankara travesti

    Search Engine Optimization by vBSEO 3.6.1

    1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156 157 158 159 160 161 162 163 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176 177 178 179 180 181 182 183 184 185 186 187 188 189 190 191 192 193 194 195 196 197 198 199 200 201 202 203 204 205 206 207 208 209 210 211 212 213 214 215 216 217 218 219 220 221 222 223 224 225 226 227 228 229 230 231 232 233 234 235 236 237 238 239 240 241 242 243 244 245 246 247 248 249 250 251 252 253 254 255 256 257 258 259 260 261 262 263 264 265 266 267 268 269 270 271 272 273 274 275 276 277 278 279 280 281 282 283 284 285 286 287 288 289 290 291 292 293 294 295 296 297 298 299 300 301 302 303 304 305 306 307 308 309 310 311 312 313 314 315 316 317 318 319 320 321 322 323 324 325 326 327 328 329 330 331 332 333 334 335 336 337 338 339 340 341 342 343 344 345 346 347 348 349 350 351 352 353 354 355 356 357 358 359 360 361 362 363 364 365 366 367 368 369 370 371 372 373 374 375 376 377 378 379 380 381 382 383 384 385 386 387 388 389 390 391 392 393 394 395 396 397 398 399 400 401 402 403 404 405 406 407 408 409 410 411 412 413 414 415 416 417 418 419 420 421 422 423 424 425 426 427 428 429