Sanal Hayat Keyifli Forumun Tek Adresi - Sesli Sohbet - Sesli Chat > Her Telden > Sağlık > Genel Sağlık » Meme Kanserimi Değilmi

  • Yeni Konu aç Cevapla  
     
    LinkBack Seçenekler Arama Stil
  • Alt 20 Haziran 2013, 11:32   #1
    Keyifli~Üye
     
    Angel - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
     
    Üyelik tarihi: 07 Mayıs 2012
    Mesajlar: 1.647
    Angel is on a distinguished road
    Puanlar: 5.049, Seviye: 1
    Puanlar: 5.049, Seviye: 1 Puanlar: 5.049, Seviye: 1 Puanlar: 5.049, Seviye: 1
    Üst seviye: 99%, 0 Gereken puan
    Üst seviye: 99% Üst seviye: 99% Üst seviye: 99%
    Etkinlik: 14%
    Etkinlik: 14% Etkinlik: 14% Etkinlik: 14%
    Standart Meme Kanserimi Değilmi

    Meme Kanseri Hakkında - Meme Kanseri Teşhisi - Meme Kanseri Tedavisi

    Radyologlar, iş yükü arttıkça hata yapabileceklerinin farkında olsalar bile bunun zararlı sonuçlarını hastane yöneticilerine açıklamakta zorlanıyorlar. Oysa, aşırı iş yükü ve iş stresi “hatalı tanı” demek ve bunun sonucu da “hatalı tedavi” ya da “tedavisiz kalmak”.


    Türkiye’de hastanelerde verilen sağlık hizmeti Maliye Bakanlığının belirlediği Bütçe Uygulama Talimatı (BUT) ücretlerine uymak zorunda. Devletin, sağlık güvencesi altındaki vatandaşları için hastaneye ödediği ücret BUT ücreti. İlginç bir şekilde, yurt çapında bütün hizmet ve ürünlerin bedeli enflasyon oranında sürekli artarken, BUT ücretleri sürekli olarak azalıyor. Örneğin, her iki memenin mamografisi için BUT ücreti 2006’da 50 YTL iken, bir yıl sonra, yani 2007’de 36 YTL idi. Üstelik devlet, hastanelere borçlarını yaklaşık 2 yıl gecikmeyle ödeyebiliyor. Kar etmek bir yana, zararı kapatabilmek için hastaneler sürümden, yani bakılan hasta sayısından ve yapılan tetkik sayısından kazanmak yoluna gidiyorlar. Bu da çalışanlar için durup dinlenmeden hasta bakmak ve giderek daha çoğuna bakmaya zorunlu olmak anlamına geliyor. Bu döngüde ne eğitime yeterli zaman var ne de kaliteli hizmet için öncelik..! Hastanelerde hasta yükünü kaldıran esas doktor grubu olan asistanlar, yani uzmanlık programı öğrencileri, aşırı hasta yükü ile baş etme stresi karşısında kısa zaman içinde kendilerini (konuyu henüz yeterince öğrenmeden), gece- gündüz, zamana, yorgunluğa, uykusuzluğa ve en önemlisi de mesleki tatminsizliğe karşı savaşan komandolar olarak buluyorlar. Diğer sağlık çalışanları gibi, maaşlarının yoksulluk sınırında olması da bunların üstüne tuz biber ekiyor. Mesleğin daha başındayken, hevesin yerini bıkkınlık, umudun yerini umutsuzluk, hizmet etme isteğinin yerini hastaya kızgınlık alıyor. Bu dürtülere karşı koymak zor ve çok azı iyimserliğini ve iç barışını koruyabiliyor..


    Radyologlar açısından durum, toplumun yararları açısından daha da vahim. Kuşkusuz, gördükleri örneklerin de etkisiyle, radyologların meslekleriyle ilgili vardıkları nokta genellikle şu: “Başka dal doktorları senden ne istiyorlarsa onu yap, başka da bir şeye karışma, yorum yapma, sorumluluk alma”. Bu algılama ciddi bir rahatlama sağlıyor çünkü mücadele ve yorulma gerektirmiyor; üstelik kendisinden istenen de tam olarak bu…! Doğal olarak, bir süre sonra radyolog artık doktor kimliğini kaybediyor: hastaya değil, ”hastayı yollayan hekime” hizmetle yükümlü olduğu zannına kapılıyor; “tanı koymaya” değil, “isteneni vermeye” odaklanıyor.


    Oysa radyoloğun görevi ve sorumluluğu, genelde sanıldığı gibi “cihaz çıktısı vermek” değil..! Radyoloğun görevi ve sorumluluğu, kesin tanıya götürecek şekilde, bir klinik durumu açıklamaya yönelik yöntemleri belirlemek, yöntem ve cihazları en etkin şekilde kullanmak ve ortaya çıkarılan bulguları yeterli, doğru ve tedaviye yol gösterici şekilde yorumlamak… Hastasını bilgilendirmek ve yönlendirmek de radyoloğun, en başta “doktor” olmaktan kaynaklanan doğal görevi..


    Cihazın nasıl ve ne kadar verimli kullanılacağı tamamen radyoloğun bilgi, beceri ve deneyimine bağlı… Başka bir değişle, diğer tıp branşlarında olduğu gibi radyolojide de “işi” insanlar yapar, cihazlar değil… İşte bu nedenle KALİTE, en az “cihaz faktörü” kadar “insan faktörüne” de bağlıdır. Bilgi ve deneyim, uzun ve özverili bir süreçte kazanılır… Diğer yandan, fiziksel ve ruhsal dayanıklılık, dikkat, sabır, titizlik gibi kişilik özelliklerinin ve günlük stres yükünün de “insan faktörüne” etkileri göz ardı edilemez…


    Radyologlar açısından, hatalı tanı olasılığını azaltmanın önemli bir yolu “kalite garanti programlarıdır”. Örneğin, hergün bir radyolog, diğer arkadaşları tarafından okunmuş bazı görüntüleri okur. Sonra da farklı radyologların aynı film ile ilgili okumaları karşılaştırılır. Bazen iki okuma arasındaki farklılıklar belli belirsiz iken diğer zamanlar önemli derecededir. Bu uygulamanın günlük sonuçları tüm grup için veritabanına girilir, böylece her bir radyoloğun ve tüm takımın devamlı kontrolu yapılmış olur. Bir diğer yaygın uygulama da mamografi okumalarında kullanılmaktadır. Bunda, bütün mamografilerin birbirinden bağımsız şekilde iki radyolog tarafından okunması söz konusudur. Birbirinden farklı tanılar bulunduğunda ikisi birlikte vakayı tekrar değerlendirir ve gerekirse üçüncü ve mümkünse daha deneyimli bir radyoloğun fikrine başvururlar.


    Mamografide, özellikle ABD’de kullanılan diğer bir “kalite garanti programı” da hastaların takibi. Amaç, konulmuş radyolojik tanıların doğruluğunu sınamak ve hatalardan öğrenmek. Basitçe, bütün tanılar, kesin sonuçlar ve tedavi metodları hergün veritabanına işleniyor ve yıl sonunda değerlendiriliyor. Aynı merkezin önceki yıllardaki sonuçlarıyla ve referans merkezlerin sonuçlarıyla karşılaştırılıyor. Maalesef Türkiye’de kalite garanti programlarına ne radyologlar, ne Sağlık Bakanlığı ne de üniversiteler ilgi gösteriyorlar. Oysa, radyoloğun bilgi ve deneyiminin önemli bir ölçütü bu programları kullanıp kullanmadığıdır çünkü tanılarının isabet derecesini ölçmesi ve hatalarından öğrenmesinin başka yolu yoktur. Hastalar, sadece bunu sorgulayarak bile radyologlarının kendileri için doğru kişi olup olmadığını ölçmelidirler.!


    Her daldaki doktorlar için belli bir konuda bilgi ve deneyim arttırmanın önemli bir yolu da bir organla ilgili farklı uzmanlıkların birbirlerine bilgi ve deneyim aktarmasıdır ki bunun en etkin yolu haftalık düzenli multidispliner konseylerdir. Örneğin bir meme konseyinde, bir meme hastalığı (genellikle kanser) nedeniyle değerlendirilen hastalar, aralarında meme radyoloğu, meme patoloğu, meme cerrahı, medikal ve radyasyon onkologlarının bulunduğu konseyde tek tek tartışılır.


    Maalesef Türkiye’de KALİTE GARANTİ PROGRAMLARI sadece sayılı radyolog tarafından kullanılıyor. MULTİDİSİPLİNER MEME KONSEYLERİ ise yalnız birkaç üniversitede yapılıyor. Ankara’daki üniversiteler bunların arasında değil…


    Doktorlar da dahil herkesin, zihinlerindeki


    ”iyi doktor”, “doğru tanı” ve “doğru tedavi” kriterlerini


    bir kez daha gözden geçirmeleri gerekiyor..!




    * Bu yazının bazı kısımlarında, Dr Jerome Groopman’ın “Doktorlar Nasıl Düşünür” adlı kitabının “Sahibinin Gözü” adlı bölümünde geçen görüşlerden alıntılar yer almaktadır.



    Prof. Dr. Ayşegül ÖZDEMİR Meme Radyolojisi


    Angel isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
    Yeni Konu aç Cevapla  

    Bookmarks

    Etiketler
    Meme Kanserimi Değilmi


    Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
     

    Yetkileriniz
    Konu Acma Yetkiniz Yok
    Cevap Yazma Yetkiniz Yok
    Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
    Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

    BB code is Açık
    Smileler Açık
    [IMG] Kodları Açık
    HTML-Kodu Kapalı
    Trackbacks are Açık
    Pingbacks are Açık
    Refbacks are Açık




    Tüm Zamanlar GMT +4 Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 14:00.

    dekorasyon Endüstriyel Mutfak EKipmanları sanal ofis Kiralık Ofis | sanal ofis sanal ofis | sanal ofis | muadil toner | fantezi iç giyim fantezi giyim kerebiçci kerebiçci oğuz kerebicci.com araç takip sistemleri | kişi takip sistemleri | Varlık takip sistemleri | filo takip sistemleri |
    istanbul travesti | istanbul travesti izmir escort bayan izmir escort tuzla escort bursa escort bursa escort casino siteleri casino siteleri casino siteleri casino siteleri casino siteleri bahis siteleri istanbul travesti travesti forum |
    istanbul travesti Mekanları | istanbul travesti Haber | istanbul travesti Bilgi | istanbul travestileri | istanbul travesti | travesti | ankara travesti| ankara travesti | ankara travesti ankara travesti

    Search Engine Optimization by vBSEO 3.6.1

    1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156 157 158 159 160 161 162 163 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176 177 178 179 180 181 182 183 184 185 186 187 188 189 190 191 192 193 194 195 196 197 198 199 200 201 202 203 204 205 206 207 208 209 210 211 212 213 214 215 216 217 218 219 220 221 222 223 224 225 226 227 228 229 230 231 232 233 234 235 236 237 238 239 240 241 242 243 244 245 246 247 248 249 250 251 252 253 254 255 256 257 258 259 260 261 262 263 264 265 266 267 268 269 270 271 272 273 274 275 276 277 278 279 280 281 282 283 284 285 286 287 288 289 290 291 292 293 294 295 296 297 298 299 300 301 302 303 304 305 306 307 308 309 310 311 312 313 314 315 316 317 318 319 320 321 322 323 324 325 326 327 328 329 330 331 332 333 334 335 336 337 338 339 340 341 342 343 344 345 346 347 348 349 350 351 352 353 354 355 356 357 358 359 360 361 362 363 364 365 366 367 368 369 370 371 372 373 374 375 376 377 378 379 380 381 382 383 384 385 386 387 388 389 390 391 392 393 394 395 396 397 398 399 400 401 402 403 404 405 406 407 408 409 410 411 412 413 414 415 416 417 418 419 420 421 422 423 424 425 426 427 428 429