06 Temmuz 2013, 09:02
|
#1 |
Keyifli~Üye
Üyelik tarihi: 25 Mart 2011
Mesajlar: 2.176
Puanlar: 6.554, Seviye: 1 | Üst seviye: 99%, 0 Gereken puan | | Pir Sultan\'ın Hayatı HAYATI VE SANATI PİRSULTANIIN yaşadığıXVI. yüzyıldan çokönceleridaha SeLçukoğullar zamanında İran ve Türküstandan pek çok sofi Anadoluya gelmişti.Çeşitli mezheptarikat ve inançlara karşıSelçukoğulları hükümetleri hoşgörü ile davranmışlardır.Bu tarikatların çoğu Batini bir karakter taşımakta idi.Yani din kurallarınındünya düzeni için konduğudinin iç yüzünü bilen bir kimsenin bu kurallara bağlı olmakla yükümlü olmayacağı esasını kabul etmekteydi.Bu hoşgörü devri sonlarında Moğalların Batıya akınları sonucunda orta Asyadan pek çok sofi Anadoluya kaçmayaakın etmeye başladı.Bunun sonucunda Türküstanın düşün akımları Anadoluya gelmiş oldu.Bu yolla inanç dünyasında bir kaynaşma oldu.Yeni yeni görüş ve inançlar ortaya cıktı.Orta Asya ile sıkı bir manevi ilişki kuruldu.Bu kaynaşmalar daha cok konar-göçer Türkmenler arasnda kendisini gösterdi.Bu arada siyasi tutkularaşırı istekler meydana cıktı.Şeyhlerintekkelerin çevresinde binlerce.on binlerce kişi toplanır oldu.Bunun sonundailk ayaklanma ve hükümeti devirme davranışı ortaya cıktı.XII.yüzyılınbirinci yarısında genel bir ayaklanma oldu.İşin başında Baba İlyas halifesi Baba İshak vardı.Onu tarafları peygamber sayarlaryoluna can ve baş vermekten çekinmezlerdi.Bu Babalılar ayaklanması pek çok cana malolmuşçok güç bastırıla bilmiştir.Bu ayaklanmadan canını kurtarıp kaçanlar Kırşehir köyü Suluca Karahöyükte yerleşen Hacı Bektaş Velinin çevresinde toplanmışlardır.Daha sonraları başka Batini tarikatları da içinde toplayıp onları eritecek olan Bektaşiliğin ortamı hazırlanmış oldu XV.yüzyıla kadarkarışıklıklar sürüp giderken İran Azerbeycanında Safiye tarikatı yöneticileri bu tarikatı Anadoluya da yadılar.Böylece yeni yeni tsarikstlar ortaya çıktı.Yıldırım Beyazitin Timura yenilmesinden sonra Osmanlı şehzadeleri arasında sürüp giden kavgalarla devlet zayıf düşmüşhalk canından bıkmışbir kurtarıcı aramakta idi.Bu sırada ortamı uygun görerekyeni bir görüş ve inanç ileri süren Şeh Bedreddin ayaklanması oldu.Şeh Bedreddin toplumcu biryönetim kurmak i stiyordu.Şeh Bedreddin büyük bir bilgin ve sofi idi.Kadından başka her şeyin ortak olduğunu yayıyorçevresine binlerce taraftar topluyordu.Şehzada kavgalarından usanmış olan halka onun görüşleri pek çekici geliyordu.Batı anadoluda Aydınve İzmir çevrelerinde iki büyük ayaklanma çıkarttı.Devletin başınaöteki kardaşlerini ortadan kaldırarak geçmiş ilan Çelebi Sultan Mehmet bu ayaklanmayı güçlükle bastırdı.Bu kez Şeh BedreddinRumelinde yeni bir ayaklanmaya önder oldu.Sonunda yakalandı asıldı.Fakat düşünceleri gizli gizli yüzyıllar boyu sürdüOrta Anadolu Alevileri arasında da yer buldu.Bununla ilgili olarak ileride bir****Padışah hükmü****nü söz konusu edeceğiz.Biryandan da ErdabilTekkesinin Safaviye tarikatı Anadoluda geniş propagandalar yapıyorkendilerine taraftarlar kazanıyordu.Böylece Anadolu Batinilerinin Şah Safi ğullarına bağlılıkları artıyordu.Alevi-Kızılbaşlar gelecek için umutlarını onlara bağlar oldular.Birbirlerini görünce selam yerine(Şah)diyorlardı.Haç yerine Erdebile gidiyorlar Şah safiyi ve onun temsilc ilerini ziyaret ediyorlardıbunun da haç sayıyorlardı.Yavaş yavaş dinsel bağlılık siyasal bir renk almayayöneliyorbu da Anadolusofularına yeni umutlar veriyordu.Sonunda Şah İsmailİran'da eski iktidarı devirip Sefavi oğulları devletini kurdu.Caferi olan Şah İsmailAnadoluda bu mezhebin koruyucusu olarak tanınmışkendisi mehti ve imam;yani Müslümanlığın meşru başkanı sayılmıştı.Osmanlı devletinin Batini topluluklar üzerindeki baskısı ve Şah İsmail'in propangadacılarının çabaları ona bağlılığı hem artmışhem çabuklaştırmıştır.Artık bu topluluklar Osmanlı padışahını değilŞah İsmail'i tanır olmuşlardır.Yavuz Sultan Selim'in babası ikinci Beyazit ve kardaşleri ile yaptığı taht kavgaları sırasında devlet güçsüz kalmıştı.Bu ortamı uygun bulan Şah İsmail en çok etkisi altında tuduğu Orta Anadolu'nun SivasTokatAmasyaKırşehirÇorumYozgat ve Antalya nbölgesinde oldu.üzerlerine gönderilinen orduları birkaç kere bozdular.Sonunda daha çok dayanamıyacaklarını anlayıp Sivas'a kaçtılaroradan da Azerbaycan'aŞah İsmail'e sığındılar.Anadolu'da ayaklanmalar durmadı.Yavuz'un tahta geçmesiyle bu kez yeniden Karahisar ve Niksar bölgesindeki Aleviler ayaklandılar.Amasya üzerine yürüdüler.Yavuz Sultan Selimbütün bu ayaklanmalara kesin bir son vermek için Şah İsmail ile Çaldıran'da karşılaştı.Bilindiği gibiŞh İsmail'in yenilgisinden sonra ortalık yatışır gibi oldu.Fakatbundan sonrakiyüzyıllarda ne zaman Osmanlı devletine karşı başka amaçlarla bir ayaklanma olsa;hemen paşalarınkomutanların yanında yer almakta devam ettileronların küçük kuvetleri kısa zamanda yüz binleri bulur oldu.Yavuz'un yerine geçen Kanuni Sultan Sülayman zamanında da ayaklanmalar olmuştur.Kanuniİran Sefavi devletine karşı savaş açtı.Bu sıradaSefavi devletinin başında Şah İsmail'in oğlu Birinci Tahmasb bulunuyordu.Sultan Sülayman 1534 yılında İran'a karşı bir sefer açtı.Daha önce Akkoyunlardan Şah İsmail'e geçen Bağdatbu sefer sonunda ilk olarak Osmanlılara geçti.Bu kayıp Anadolu Alevilerini çok üzmüşPir Sultan da bu acı ile bir manzume söylemiştir(ilerde görülecek)Bu seferden sonra birkaç kere daha karşılıklı toprak alıp vermeleri oldu.Sonunda 1555 yılında iki devlet arasında barış yapıldı.Gizliaçık yirmi yıl sürdü bu çatışmalar.Bu sürekli düşmanlıklarAnadolu'da Sefavi kışkırtmalarını dahada hızlandırdı .Bundan amaçŞah İsmail'in yenilgisinin öcünü alamakve Anadolu'daki İran-Şii nufuzunu artırmak.Batini toplulukların sürüp gelen düşmanlığını ve tutucu düzene karşı nefret duygularını körüklemek yolu ile yeniden yerleştirmektir.İşte Pir Sultan bu yıllarda bütün Alevi topluluklarının öç duygularını yansıtan şiirler döylüyorçeşitli bölgeleri dolaşıyorgerekli propagandayı yapıyorİrana gidip geliyor.Tabi bu çabalarda yanlız değildirkendisi gibi yüzlerce kişi bu yolda çalışmaktadır.Başka ozanlar da aynı konuları işlemekte ve çok etkili olmaktadırlar.Osmanlı baskısında kendilerini kurtaracak olan Şah'ın gelmeini bekleyişzaman zaman düşülen umutsuzluluklarayaklanmalara hazırlılıklar hep Pir Sultan'ın işlediğisazının tellerinde dile getirdiği ülkü yüklüiçli şiirlerdir.Bunları konularına göre ayırdığımız şiirlerinde yer yer görmek mümkündür.Bunlardan şu sözler (Urum üstüne yürüyüş)(yer yüzünü kırmızı taçlar bürümelidir)(Şah'ın istanbul'da salınması)gibi daha birçokları umut doludur.Bu uzun süren çabalaristelinen sonucu vermedi.Devlet baskısı arttı.Belli başlı bir ayaklanma görülmedi.Hele Sivas bölgesinde göze batan bir kıpırdayış tarihler yazmıyor.Bu bakımdan kimi araştırmacıların Pir Sultan'ı ayaklanma lideri diye ve bu ayaklanmada yakalanarak asıldığını ileri sürmeleribir tahmin olarak biledoğru değildir.Her asılma için ayaklanma gerekli değildir.Hazine-i Evrak belgeleribu sözlerimizi dorulamakdadır.Pir Sultan Bağdat'ın Osmanlılara geçtiğini görmüşbirinci Şah Tahmasb'ın 1575 yılına doğru ölümüne kadar süren olayların içinde yaşamış olduğuna göreuzun bir ömür sürmüştür.Sonunda bu yaman propagandacı Sivas valisi Hızır Paşa tarafından tutuklanmış bir süre zindanda kalmışİstanbul'dan gelen emirle idam edilmiştir.Ülküsü uğruna başını veren bu büyük sanaçcıasıl ölümden sonra daha canlı yaşamaya başlamış;hayatı efsaneleşmiş ve bir destan adamı oluşunda sanaçcı oluşunun etkiside büyük rol oynamıştır
EFSANELEŞEN HAYAT HAYATINI ve sanatını bir ülkeye bağlayan büyük halk sanatçısı Pir Sultan Abdal'ın ölümünden sonra yaşantısı bir takım efsanelerle yaşanmaktadır.Bunda sanatınınülküsünün ve sonunun acıklı oluşununda etkisi olduğu açıktır.Ölümünden sonra da yer altı çalışmalarını sürdüren Alevi çevrelerinde bir kahraman olarak ünü daha çok yayılmışnefesleri kuşaktan kuşağa geçmiştir.Alevilerce büyük tanınan yedi tarikat ozanından biri olmuştur.Aradan geçen dört yüz yıldan bu güne kalan mankıbeler her halda eskiden daha zendin ve daha cok idi.Hele Cumhuriyetten sonra eski durumu bitmişAlevi soydaşlara da her türlü hak tanımış olduğundan mankıbeler geniş ölçüde unutulmuş olmalıdır.Bu gün söylenenler aşağıya P. N. ratav'ın kitabından alınmıştır |
| |