17 Mart 2012, 12:53 | #31 |
Mesajlar: n/a
| Cevap: Genel ve Estetik cerrahi KİMYASAL PEELING Kimyasal peeling işlemi, cildin yıpranmamış, sağlıklı olan tabakasını örten yıpranmış tabakanın, soyulmasını ve dökülmesini sağlayarak, zemindeki daha sağlıklı ve daha canlı tabakanın ortaya çıkarılması işlemidir. Sonuç ise daha canlı, daha taze, daha gergin ve düzgün bir cilttir. Peeling işlemi, özel peeling solüsyonlarının cilde sürülmesi şeklinde uygulanır. Bu solüsyonlar, cilt üzerine sürüldüklerinde deri yüzeyine hafif bir yanık oluşturur, derinin en yüzeysel tabakasındaki hücreler arası bağları zayıflatır ve bu şekilde hücrelerin dökülmesini sağlayarak etkisini gösterir. Yüzeyel tabakadaki hücrelerin dökülmesi, yeni deri hücrelerinin yapımını hızlandırır ve cilt yüzeyi daha taze hücreler ile kaplanmış olur. Peeling işleminin yararları: Cilttki güneş hasarı ya da yaşlanmaya bağlı oluşan ince kırışıklıkların hafiflemesini ve azalmasını sağlar. Cildin yumuşaklığını ve canlılığını arttırarak daha taze, gergin ve genç bir görünüm sağlar. Sivilcelerin tedavisini sağlar. Sivilce izlerini hafifletir. Ciltteki yüzeysel lekelerin kaybolmasını sağlar. Peeling işlemi, ofis ortamında yapılan, 5-10 dakikalık bir işlemdir. 2-4 haftalık aralar ile tekrarlanmalıdır. Peeling etkilerinin cilt üzerinde fark edilebilmesi için en az 6-8 seans uygulanmalıdır. Cildin kazanmış olduğu formu koruması için 6-8 seanslık uygulamayı takiben her 2 ayda bir uygulamanın tekrarlanması önerilir. Peeling işleminin sakıncalı olduğu durumlar: Allerji ve bağışıklık sistemini ilgilendiren hastalıklar Egzama, dermatit gibi cilt hastalıkları Uçuk benzeri viral cilt hastalıkları Güneşe karşı aşırı duyarlılık Yara iyileşme problemleri Açık yara varlığı Yakın zamanda geçirilen operasyon, laser uygulaması ve radyasyon tedavisi Bu gibi durumlarda peeling işlemi önerilmez ya da işlem, sakıncalı durum ortadan kalkıncaya kadar ertelenebilir. Birkaç haftalık aralar ile ayıracağınız bır kac dakka ile son derece taze, pürüzsüz ve canlı bir cilde sahip olabilirsiniz. |
17 Mart 2012, 12:53 | #32 |
Mesajlar: n/a
| Cevap: Genel ve Estetik cerrahi YARIK DUDAK YARIK DAMAK Yarık dudak ve damak, gebeliğin ilk aylarında bebeğin gelişimi sırasında yüz bölgesindeki yapıların birleşmesindeki kusur sonucu ortaya çıkar. Yüz bölgesindeki yarıklar en sık olarak dudak, sert damak ve yumuşak damak bölgesinde görülür. Dudak ve damak yarığı ayrı ayrı olabildiği gibi bir arada da görülebilir. Dudak ve damak yarıkları, bebeğin anne rahmindeki gelişimi sırasında oluşur. Bebeğin normal gelişiminde hamileliğin 5 - 6. haftalarında dudaklar birleşir, 10. haftasında ise damak birleşir. Yarık ile sonuçlanan dudak ve damağın birleşme kusuru, her yeni doğan 700 – 1000 bebekten birinde görülür. Tek başına yarık damak görülme sıklığı ise daha düşüktür. Yarık dudak ve damak oluşmasının kesin bir nedeni olmamakla birlikte, genetik faktörler, çevresel faktörler, gebelik sırasında annenin ilaç kullanımı, anneye ait hastalıklar, annenin sigara ve alkol alışkanlığı, infeksiyon, folik asit ve B vitamini eksikliği bu duruma yol açabilir. Yarık dudak ve damaklı doğan bebeklerin bir kısmında yarık dudak ve damak dışında vücutlarında başka bir takım doğumsal anomaliler de görülebilir. Bu nedenle yarık dudak ve damak kusuru ile doğan bebekler, doğduktan sonra ayrıntılı bir genel muayeneden geçirilmelidirler. Dudak yarıkları, dudakta basit bir çentiklenme şeklinde çok hafif olabildiği gibi, burun deliğinin içine dek uzanan tam bir yarık şeklinde de olabilir. Bazen yarık, diş etinin kemiğini de içine alabilir. Dudak yarıkları tek taraflı da olabilir, çift taraflı da olabilir. Damak yarıkları ise küçük dilden başlar ve öne doğru uzanır. Bazen sadece yumuşak damakta yarık olabilir, bazen ise tam olarak öne kadar uzanarak sert damağı da içine alabilir, hatta dudağa kadar da uzanabilir. Yarık dudaklı bebekler, ciddi bir sıkıntı ile karşılaşmaksızın meme emerek normal bir şekilde beslenebilir, ancak yarık damaklı bebeklerin beslenmesi problemlidir. Bebek, damağı açık olduğundan dolayı memeyi emmekte zorluk çeker, bazen de emme sırasında bebeğin hava yollarının tıkanması, sütün boğazına kaçması ya da emdiği sütün burnundan akması söz konusu olabilir. Bu yüzden yarık damaklı bebeklerin beslenmesi özel ilgi gerektirir. Yarık damaklı bir bebeği beslemek için en uygun ve basit yöntem, bebeği, yumuşak ve sıkılabilir plastik bir biberon kullanarak annenin memesinden sağılan süt ile beslemektir. Yarık damaklı bir bebeğin beslenmesinde dikkat edilmesi gereken konular: Memeden süt sağmak için uygun pompa Yumuşak, sıkılabilir plastik biberon * Anne memesinden sağılan süt, yumuşak plastik biberon içine doldurulur. * Bebeğe verilen sütün solunum yollarına ve östaki borusuna kaçmadan direk olarak midesine gidebilmesi için, bebek beslenirken yarı dik pozisyonda tutulmalıdır. Bebek yatar durumda iken beslendiğinde, verilen süt, östaki borusuna kaçarak kulak iltihaplanmasına yol açabilir. Bebek beslenirken başı midesinden daha yukarıda kalacak şekilde tutulmalıdır. * Normalde bebekler, emme ve soluk alıp vermeyi normal bir ritim ile sürdürmeyi öğrenirler. Bebeği besleyen kişinin, biberonu sıkarak sütü verirken bebeğin bu ritmine uygun bir ritim izlemesi gerekir. Bu alışkanlığı kazanabilmek ve biberonu sıkma kuvveti ile ne kadar süt boşalabileceğini tahmin etmek için, içi su dolu biberonu boş bir kap içine belirli bir ritimde uygun bir kuvvet ile sıkarak alıştırma yapabilirsiniz. Bebeğinizi beslerken onun çene hareketlerinin ritmini takip etmelisiniz. Bebeği besleme pozisyonu * Bebekler beslenirken yuttukları hava sonucu midede oluşan gazın çıkarılması gerekir. Yarık damaklı bebekler ise normal bebeklere göre beslenirlerken daha fazla hava yutarlar. Annenin bu konuda daha duyarlı olarak, bebeğin gazını daha sık olarak çıkarmasını sağlaması gerekir. * Damak yarığı olan bebeklerde, beslenmeleri sırasında aldığı besinler burnundan çıkabilir. Bu durumda burundan çıkan besinler, yumuşak, temiz bir bez ile silinerek temizlenir ve beslemeye devam edilir. Beslenme bittikten sonra burun içinde kalan bir miktar süt damla damla tekrar gelebilir. Bu durum endişelenilecek bir durum değildir, sadece temizlemek yeterlidir. Her beslenmenin ardından bebeğin ağız ve burun çevresini dikkatlice temizlemek gerekir. Damak yarığı olan bebeklerde orta kulak iltihabı oluşma riski normalden biraz daha fazladır. Damağın yarık olması besinlerin orta kulağa kaçmasını kolaylaştırır, ve bu nedenle hafif ya da orta dereceli işitme kaybı oluşabilir. Kulak yoluna kaçan besinler iltihaplanma oluşturursa bebekte kulak ağrısı ve ateş yükselmesi şeklinde kendini gösterir. Bu durum uygun bir şekilde tedavi edildiğinde işitme kaybı geçicidir, düzelir ve iyileşir. Ancak uygun tedavi uygulanmadığı takdirde işitme kaybı kalıcı olabilir ve konuşma bozukluğuna da yol açabilir. Bu nedenle damak yarığı olan bebeklerin düzenli olarak çocuk hastalıkları uzmanı ve kulak burun boğaz uzmanı tarafından düzenli olarak kontrol edilmesi gereklidir. Besinlerin kulak yollarına kaçtığı tespit edilirse bu durum genellikle ilaç ile tedavi edilebilir, ancak bazen küçük bir girişim ile kulak yollarında biriken sıvıların drenajı gerekebilir. Dudak yarığı olan bebekler, büyüdüğünde konuşma ile ilgili problem yaşamazlar. Damak yarığı olan çocuklar ise normal çocuklara göre biraz daha yavaş konuşabilir, sesler burnundan çıkıyormuş gibi duyulur ve bazı sesleri çıkarmada zorluk hissedebilir. Bebek henüz konuşmaya başlamadan uygun bir şekilde tedavi edildiğinde genellikle konuşma bozukluğu gelişmez. Buna rağmen konuşma bozukluğu gözlenirse ek cerrahi girişimler ya da konuşma terapisi gereklidir. Yarık dudak ve damak olgularında, yarık olan kısım diş etlerini de içine alabilir. Diş etlerinde var olan yarık, dişlerin normal gelişimini de etkiler. Yarık olan kısımda süt dişlerinde ve kalıcı dişlerde eksiklikler, ya da dişlerin yerleşiminde bozukluklar izlenir. Ortodontik tedavi gerektiren bu durum, uygun bir tedavi planı ile düzeltilebilir. Dudak Yarığının Tedavisi Yarık dudak Operasyon plan Birleştirilmiş dudak Ameliyat izi ve son hali Dudak yarığının ameliyat ile tedavisi için en uygun zaman doğumdan 3 ay sonrasıdır. Ameliyat tam teşekküllü bir hastanede genel anestezi altında yapılır. Ameliyat yaklaşık 1,5 – 2 saat sürer. Yarık olan kısmın her iki yüzündeki deri, yarık hattı boyunca kesilir. Dudak kasları ve burun kanatları normal pozisyonuna getirilir. Dudağın dış kenarı tam karşılıklı gelecek şekilde yaklaştırılır, yarık hem iç hem dış dikişler ile kapatılır. Ameliyattan 1 – 2 gün sonra hastaneden çıkabilir. Burunda da olabilecek şekil bozuklukları ileri yaşlarda düzeltilebilir. Ameliyatı takiben bebek huzursuzluk yaşayabilir. Bu durum verilecek ilaçlarla giderilebilir. Bebek ameliyattan sonraki ilk saatler serum ile beslenir, daha sonra ağız yolu ile küçük bir kaşık kullanarak beslenebilir. Ameliyat bölgesinde ilk dönemlerde şişlik, hafif morarma, sızıntı olabilir. Sızıntının temizlenip yaranın temiz kalması sağlanmalıdır. İlk günler, ameliyat yarasının mikrop kapmaması için antibiyotik tedavisi uygulanır. Dikişler ameliyattan 6 – 8 gün sonra alınır. Birkaç hafta süreyle bebeğin elleriyle ameliyat bölgesine dokunmaması için kol hareketlerini kısıtlayıcı bir kıyafet ya da ellerine eldiven giydirilebilir. Ameliyattan sonraki ilk haftalarda kırmızı renkli belirgin bir ameliyat izi görünmesi normaldir. Yara izinin rengi zamanla giderek soluklaşacak ve belirginliği de gün geçtikçe azalacaktır. Damak Yarığının Tedavisi Operasyon planı Onarılmış damak Damak yarığının ameliyat ile tedavisi için en uygun zaman doğumdan 9 – 12 ay sonrasıdır. Ameliyat tam teşekküllü bir hastanede genel anestezi altında yapılır. Ameliyat yaklaşık 1,5 – 2 saat sürer. Yarık olan kısmın her iki kenarı yarık hattı boyunca kesilir. Damak kasları ve yarık kenarları orta hatta doğru normal pozisyonuna getirilir. Yarık hem iç hem dış dikişler ile kapatılır. Ameliyattan 1 – 2 gün sonra hastaneden çıkabilir. Ameliyatı takiben bebek huzursuzluk yaşayabilir. Bu durum verilecek ilaçlarla giderilebilir. Bebek ameliyattan sonraki ilk saatler serum ile beslenir, daha sonra ağız yolu ile küçük bir kaşık kullanarak ve berrak, tortusuz sıvı gıdalar ile beslenebilir. İlk günler, ameliyat yarasının mikrop kapmaması için antibiyotik tedavisi uygulanır. Ameliyat dikişleri kendi kendine erir, ayrıca dikiş almaya gerek yoktur. Birkaç hafta süreyle bebeğin parmaklarını ağzına sokmaması için kol hareketlerini kısıtlayıcı bir kıyafet ya da ellerine eldiven giydirilebilir. Bazen başarılı bir ameliyatı takiben de damak yarığı onarılmış çocuklarda konuşma bozukluğu gözlenebilir. Bu durum çocuğun bazı sesleri çıkarabilmesinde karşılaştığı zorluktan kaynaklanır. Konuşmada zorlukla karşılaşan çocuk, kendisi için daha kolay olan, ancak başkaları tarafından anlaşılması daha zor olabilen bir konuşma tarzı geliştirir. Yumuşak damağın, yutağın arka duvarı ile tam olarak temas edememesi ile konuşma sırasında ağızdan çıkması gereken hava buruna kaçak yapar, kelimeler düzgün olarak telaffuz edilemez. Özellikle "p", "b", "t", "d", "s", "ş", "ç", ve "f" sesleri düzgün olarak çıkarılamaz. Konuşma burundan konuşuluyormuş gibi hissedilir. Konuşma bozukluğunun düzelmesi için bir konuşma terapistinin yardımı gerekir. Konuşma terapisti çocuğun ailesinin çocuğa karşı yaklaşımında rehberlik eder ve aynı zamanda çocuğun normal konuşma becerisini kazanabilmesine yardımcı olur. Unutulmamalıdır ki, yarık dudak ya da damak onarımı tedavinin daha ilk adımıdır. Burada en önemli faktör ailenin çocuğa vereceği destektir. Çocuğa sevgi ve anlayışla yaklaşmak, kendisini özürlü bir insan gibi hissetmesini engelleyecek ve kendine olan güvenini arttıracaktır |
Bookmarks |
Etiketler |
cerrahi, estetik, genel |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
| |