Alt 20 Haziran 2013, 10:16   #1
Keyifli~Üye
 
Handan_ - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: 28 Mart 2011
Mesajlar: 1.444
Handan_ is on a distinguished road
Puanlar: 5.094, Seviye: 1
Puanlar: 5.094, Seviye: 1 Puanlar: 5.094, Seviye: 1 Puanlar: 5.094, Seviye: 1
Üst seviye: 99%, 0 Gereken puan
Üst seviye: 99% Üst seviye: 99% Üst seviye: 99%
Etkinlik: 0%
Etkinlik: 0% Etkinlik: 0% Etkinlik: 0%
Standart Dil Gelişiminde Ev Etkileri

çocukta konuşma gereksinmesi - çocukta konuşma - dil gelişimi etkinlikleri - dil çocuklarda dil gelişimi - dili geliştirmek




DİL GELİŞİMİNDE EV ETKİNLİKLERİ


DİL GELİŞİMİNDE EV ETKİNLİKLERİ


Çocuklardaki konuşma ve dil gelişimi alıcı dil ve ifade edici dil olarak iki aşamada gerçekleşir. Önce alıcı dil daha sonra ifade edici dil kazanılır. Dil gelişimi desteklenecek çocukların performanslarına göre eğitim programı hazırlanır. Alıcı ve ifade edici dil ile ilgili davranışlar aşamalarda belirtilen sıra ile çeşitli yöntem ve teknikler kullanılarak kazandırılmaya çalışılır.


Alıcı dilin geliştirilmesi için kavramlar, cümleler çeşitli çalışmalarla çocuklara dinlettirilir. Kulak dolgunluğu kazandıktan sonra belleğine alması sağlanır, alıcı dilin iyi bir biçimde oluşabilmesi için kısa ve öz konuşmalar yapılmalıdır, doğru model olmak dil gelişimi için en önemli aşamadır, karmaşık cümle ve uzun sözcüklü cümle ve abartılı ekleri olan sözcüklerle çocukla konuşma dil gelişimine fayda sağlamak yerine zarar sağlayabilir. (Öğrenci konuşmak istemeyebilir.)


Daha sonraki süreçte günlük yaşantılarını anlatma, resimler üzerinde konuşma, yaşantı sağlama etkinlikleri ile cümle kurma çalışmaları yapılır. Devamında ise hikaye kitapları okunarak, dramatize edilerek anlatma çalışmalarına yer verilir, serbest, kurallı, hayali oyun ortamlarındaki bütün konuşma fırsatları değerlendirilmelidir.


Bunun dışında dilimizde ekler ve görevleri tek tek ele alınarak eklerin görevleri öğretilir. Nerede nasıl kullanılacağı uygulamalı olarak öğretilir. Sonraki zamanlarda da öğrendiği ekleri kullanması istenir, bu nedenle önce eksiz kelime bağlama uygun biçimde uygulanmalı, çocuk ile konuşulurken cümle formatında ancak en kısa ve öz biçimde konuşma yapılmalı, aşama ilerlemesi görüldükçe eklerin tekrarı uygulanmalıdır.


Çocukta konuşma gereksinimi yaratma. Konuşma ancak konuşmakla kazanılır ve konuştukça pekiştirilir. Konuşma zevkli bir uğraş haline getirilir ve bir işe yaradığı gösterilirse çocuk konuşmaya istek duyabilir. Ama gecikmiş konuşma gösteren çocukların bazıları konuşmaktan sakınır. Bazılarında hiç konuşma girişimi görülmez. Bazıları konuşmaktan çekinmezler ama konuşmaları anlaşılmaz, yani, bir işe yaramaz. Bunlar çoğunlukla konuşmanın büyüklerle ilişki kurmak ve gereksinmeleri doyurmada ne kadar önemli bir araç olduğunun farkında değildirler. Örneğin bazı ailelerde çocuk için kardeşleri konuşur. Kendi adına konuşan olunca çocuk konuşmaya gerek duymaz. Çocukların bazıları konuşmanın yararının farkında olmadığı gibi onun zararlı olacağı duygusu içindedir. Konuşmayı öğrenmek ve kullanmakla başının derde gireceğine inanır. Konuşmayı öğrenmeden çevreleriyle geçinip gideceklerini sanırlar. Gerçekten, bütün büyüklerin çocuğun dilini öğrenmeye ve o dili kullanmaya çabaladığı bir ailede çocuk için jest ve mimikler pekala yeterli bir dil olmaktadır.


Bu çocuklarla ilişki içinde bulunanların genel olarak şunlara dikkat etmesinde yarar vardır: Çocuğun yanında onun duyabileceği gürlükte, izleyebileceği hızda, anlayabileceği sadelik, hoşlanabileceği tonda konuşmak yararlı olur. Öte yandan çocuğun konuşma girişimleri farkedilir, izlenir ve desteklenirse yine yararlı olacağı da unutulmamalıdır. Bunları biraz daha açmakta yarar vardır.


Bu çocuklarla ilişkide bulunanlar onlarda konuşma gereksinmesi yaratmak için sessiz jest ve mimiklerle yapılan anlatımları görmezlikten gelmelidirler. Ana baba ve yakın çevreyi oluşturan yetişkinler çocuğun işaret ve jestlerini ödüllendirmeyi yani anlamayı yavaş yavaş azaltmalıdırlar. İlk gün iki işaret ya da jesti seçip, ısrarla anlamazlıktan gelmeli ve yanlış anlamalı. Böylece çocuk şaşıracaktır. Varsın şaşırsın. Ama bu işaretlerin işe yaramadığını anlayacaktır. Ertesi günü seçilen işaretlerin sayısı artırılabilir. Seçilen işaretler tek sözcük karşılığı olmalıdır.


Çocukta konuşma gereksinmesi yaratan bir başka yöntem, ana baba, öğretmen ya da uzmanın kendi kendine yüksek sesle ve çok konuşmasıdır. Bu konuşma çocukla birlikte, bir iş ya da hareket yaparken olmalıdır. Örneğin anne ev temizlerken çocuk yanındaysa şöylesi bir konuşma yapabilir:"Anne şimdi ev temizliyor.. terlikleri topladı.. tablayı yıka.. tabla şimdi sabunlu..yıka..durula..kurula..tabla tertemiz oldu.. tablayı masaya koy." Böylesi basitleştirilmiş konuşmalar günde birkaç kez yapılırsa, bunları izleyen çocuk önceleri içinden, sonraları dıştan,yüksek sesle konuşmalara katılır (Riper,1962, ss. 150-151).


Sağaltım süresince sağaltımcı da bu biçimde kısaltılmış konuşmaya yer vermelidir. İlk oturumda olanakların elverdiği oranda az konuşmalıdır. Çocuğun işaretli, jestli konuşması izlenip onunla iletişim kurulmaya çalışılmalıdır. Sonradan çocuğun kullandığı işaretin yerine geçecek en uygun tek sözcük, kısa tümceli konuşma kalıpları işaretlerle birlikte kullanılmalı. Çocukla yapılacak konuşmaların ilk oturum ve aşamalarda hız olarak ağır ve sade olmasına dikkat edilmelidir. Yetişkinlerin konuşmalarında akış ve hız fazla, anlam karmaşık olduğundan gecikmiş konuşma özürlü çocukların çoğu böylesi konuşmaya erişmenin çok güç olacağı duygusuna kapılırlar. Oysa basitleştirilmiş ve yavaşlatılmış bir konuşma çocuğa yapabileceği bir iş gibi görünür. Sağaltımcı buna dikkat etmelidir.


Yatmadan önce çocuğa anne baba ya da bir yetişkin tarafından öykü okuma geleneği varsa, aile bundan bir süre vazgeçmelidir. Çünkü okuma hızı ve akıcılığı çocuk için erişilmez görünür ve yanılgı yaratabilir ( Riper, 1963, s. 151).


Konuşmayı bir iletişim aracı haline getirme. Çocuk kendisine öğretilen yeni sözcükleri günlük yaşamında kullanmaya özendirilmelidir. Bunun için ana baba, uzman ve öğretmen birlikte çaba harcamalıdırlar. Çocuklar yeni öğrendikleri sözcükleri büyüklerle birlikte kullanmaktan zevk alırlar. "Kapıyı aç." Demeyi öğrendiyse, bunu bir büyüğe emrederek söylemek ve emrinin yerine getirilmesini görmekten büyük zevk duyar. Bu özellikten yararlanarak çocuklar konuşmaya özendirilebilir. Çocuklardan bu fırsat esirgenmemelidir. Gel, aç, kapa, al, ver, kapıyı aç, kapıyı kapa türünden emir tümceleri ve sözcükleri kullanarak böylesi alıştırmalar yapılabilir.


Bu tür çalışmalar yapılırken iki hususa dikkat yetmek gerekir. Bunlardan biri, çocuğu gerçek becerisinden, yapabileceğinden daha fazla konuşmaya zorlamamaktır. Çocuk konuşmayı söküp, bunun bir sosyal kontrol aracı olduğunu fark ettiğinde konuşmak için çok fazla istek duyar ve çok hızlı konuşmak ister. Hızlı ve fazla konuşma çoğunlukla duraksama ve engel yaratır. Kekemelik denen ritim bozukluğu çoğunlukla böylesi bir geçmişe sahip, özellikle akranlarına yetişsin diye zorlanan çocuklarda görülür. Çocuk sakin, yavaş bir konuşma ve dinleme hoşgörüsü çok olan bir ortamda olursa yukarıdaki sakıncalar önlenebilir. Dikkat edilmesi gereken ikinci husus ana babanın acelecilikten sakınmasıdır. Genellikle eklemleme bozukluklarını düzeltmek için yapılan sık karışma sağaltımı engeller. Ana baba gecikmiş konuşma engeli olan çocuğun eklemleme hatası yapmadan birden normal bir konuşma yapmasını bekler. Bunun hemen beklenmemesi gerektiğine ana baba inandırılmalıdır. Ana babanın bu konuda yapabileceği en iyi yardım kendilerinin hoşgörülü birer dinleyici, düzgün konuşan bir konuşmacı rolünü oynamalarıdır. Ana baba şunu devamlı olarak aklından çıkarmamalıdır: Konuşmaya 4 yaşında başlamış bir çocukla 2 yaşında başlamış olan bir çocuk 5 yaşına geldiklerinde aynı düzeyde konuşmaya sahip olmayabilirler. Ama üç yıl içinde belki arayı kapayabilirler. Tabii diğer durumlar denkse.

“Eski konuşma alışkanlığını unutmak için yeni konuşma alışkanlığını benimsemeniz gerekir.”


KAYNAKLAR:

Anadolu Üniversitesi İşitme Eng Öğr. Prog. Ders Notları

Aile Eğitim Seti- Ruhsal Ve Duygusal Özürlüler,

İşitme, Konuşma Ve Görme Sorunu Olan Çocukların Eğitimi, Anadolu Ünivesitesi Yayınları,

Dil Gelişimi, Prof. Dr. Nergis Güven, Prof. Dr. Servet Bal,

Özel Gereksinimli Çocuklar, Gündüz Yayınları, Editör. Prof. Dr. Ayşegül Ataman

Hale Güneyli


DİL GELİŞİMİNDE EV ETKİNLİKLERİ ile İlgili Kavramlar :


Handan_ isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Yeni Konu aç Cevapla  

Bookmarks

Etiketler
Dil Gelişiminde Ev Etkileri


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 
Seçenekler Arama
Stil

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Açık
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık




Tüm Zamanlar GMT +4 Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 22:09.

dekorasyon Endüstriyel Mutfak EKipmanları sanal ofis Kiralık Ofis | sanal ofis sanal ofis | sanal ofis | muadil toner | fantezi iç giyim fantezi giyim kerebiçci kerebiçci oğuz kerebicci.com araç takip sistemleri | kişi takip sistemleri | Varlık takip sistemleri | filo takip sistemleri |
istanbul travesti | istanbul travesti izmir escort bayan izmir escort tuzla escort bursa escort bursa escort casino siteleri casino siteleri casino siteleri casino siteleri casino siteleri bahis siteleri istanbul travesti travesti forum |
istanbul travesti Mekanları | istanbul travesti Haber | istanbul travesti Bilgi | istanbul travestileri | istanbul travesti | travesti | ankara travesti| ankara travesti | ankara travesti ankara travesti

Search Engine Optimization by vBSEO 3.6.1

1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156 157 158 159 160 161 162 163 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176 177 178 179 180 181 182 183 184 185 186 187 188 189 190 191 192 193 194 195 196 197 198 199 200 201 202 203 204 205 206 207 208 209 210 211 212 213 214 215 216 217 218 219 220 221 222 223 224 225 226 227 228 229 230 231 232 233 234 235 236 237 238 239 240 241 242 243 244 245 246 247 248 249 250 251 252 253 254 255 256 257 258 259 260 261 262 263 264 265 266 267 268 269 270 271 272 273 274 275 276 277 278 279 280 281 282 283 284 285 286 287 288 289 290 291 292 293 294 295 296 297 298 299 300 301 302 303 304 305 306 307 308 309 310 311 312 313 314 315 316 317 318 319 320 321 322 323 324 325 326 327 328 329 330 331 332 333 334 335 336 337 338 339 340 341 342 343 344 345 346 347 348 349 350 351 352 353 354 355 356 357 358 359 360 361 362 363 364 365 366 367 368 369 370 371 372 373 374 375 376 377 378 379 380 381 382 383 384 385 386 387 388 389 390 391 392 393 394 395 396 397 398 399 400 401 402 403 404 405 406 407 408 409 410 411 412 413 414 415 416 417 418 419 420 421 422 423 424 425 426 427 428 429