21 Haziran 2013, 16:38 | #1 | ||||||||||||||||||||
Keyifli~Üye Üyelik tarihi: 25 Mart 2011
Mesajlar: 2.176
| Ağız Kokusu Hakkında Bilmediklerimiz Ağız kokusu - Ağız sağlığı - Halitofobi - Halitozis - Ağız kokusu hakkında Ağız kokusu, sosyal çevreden soyutlanmaya, sosyo-psikolojik sorunlara neden olur. Birliktelikleri bile etkilemekte hatta bazen ayrılma (boşanma) sebebi olmaktadır. Günümüz modern toplumlar dahil oldukça yaygın bir problem olan ağız kokusu psikolojik sorunları da beraberinde getirir. Ağız kokusunun sebep olduğu sosyal problemler biyolojik problemlerden daha fazladır. Hatta eğer ağız kokusu sosyal bir problem oluşturmasaydı belki de bir hastalık olarak görülmeyecek, tedavisi için gayret sarf edilmeyecekti. Ağız kokusundan şikayet eden kişiler sosyal hayatlarında kendilerine olan güvenlerini büyük ölçüde kaybetmektedirler. Halitozis ( ağız kokusu ), genelde ağızda bulunan bakterilerin hidrojen sülfür içerikli ürünlerinden ortaya çıkar. Ağız sağlığına ve hijyenine yeterince dikkat etmeyen bireylerde hidrojen sülfür üreten bakteri sayısı artar bu da kötü kokuya neden olur. Ancak ağız kokusu çok önemli hastalıkların işaretçisi de olabilir. Ağız kokusunu patolojik ve fizyolojik olmak üzere iki kısma ayırmak mümkündür. Fizyolojik nedenlerde, beslenme sonrasında görülen nefesteki çirkin koku fizyolojiktir. Burada koku yapan ağız değil nefestir. Her birey sabah uyandığında sindirim yolarındaki gazların birikmesi nedeniyle nefeslerinde bir koku ile uyanabilirler. Bu geçici bir kokudur. Çinko maddeli bir diş macunu, gargara ile kolayca kokudan arınılır. Ayrıca gece yatmadan önce dişlerin fırçalanması da sabah oluşacak kokuyu önlemede oldukça önemlidir. Ayrıca sakız çiğnemekte kokuyu gidermede yardımcı olacaktır. Yalnız unutulmamalıdır ki çok fazla sakız çiğnemek belli bir süre kokuyu artırmaktadır. Fizyolojik nedenli ağız kokusuna örnek vermek gerekirse sarımsak, soğan ve baharatlı yenen yemekler sonrasında bireyin belli bir süre içinde kanına geçen uçucu aromatik bileşikler, dışarı atılmaya başlar. Kan gazlarının akciğerden atılımının sebep olduğu bu koku bir hastalık değildir. Tedavi gerektirmez. Patolojik nedenler, asıl ağız kokusunun olduğu hastalık diye nitelendirdiğimiz Halitozislerdir. Bu sorunu olan kişiler ya bu kokuyla yaşamaya alışmış kişilerdir ya da ağız kokusu problemi yaşadıklarının farkında değillerdir. Ağız kokusunun olup olmadığını tespit etmek zor değil, etrafınızdaki kişilere sorarak bile koku olup olmadığını öğrenebilirsiniz. Ancak net bir sonuç alabilmek için hekimler bazı cihazlardan destek alırlar. Bu iş için geliştirilmiş gaz kromatograflar ve özel sülfit monitörleri bulunmaktadır. Bunlar nefesin yapısını kesin olarak gösterebiliyorlar. Genel olarak da bireyler diş hekimlerine gittiklerinde bu problemlerini öğrenmektedirler. Halitozis hastalarının %24.1’i diş hekimine müracaat ederler. Halitozisten farklı bir şikayet ile diş hekimine müracaat ederler. Diş hekiminin uyarısı ile tedavi edilirler. Ağız Kokusunun Genel Sebepleri: Sinüs ve akciğer kaynaklı enfeksiyonlar, Şeker hastalığı (aseton kokusu gibidir), Böbrek yetmezliği (balık kokusu gibidir), Karaciğer yetmezliği, ****bolizma bozuklukları (teşhisi zor olabilir, zaman zaman ortaya çıkan kötü bir balık kokusu), Açlık, diyet, ağız kuruması, oruçlu olmak (Sıvı gıda eksikliklerinde vücuttaki yağ ve protein çözünmeye başlar, bu ****bolizmanın yan ürünleri kötü ağız kokusu olarak yansır). Ağız Boşluğu Kaynaklı Halitosis: Ağız kokusunun sebeplerinin %87 si ağız boşluğu kaynaklıdır. Bunlardan %51’i dilden, %17’si gingivitisten, %15’i periodontitisten, %17’si bunların karışımından kaynağını alır. Bu tip ağız kokuları kompleks vakalar değildir. Sebep ilk muayenede belli olur. Sorunlu dişeti dokuları göz ile kolayca tespit edilebilir ve kolay tedavi edilir. Hatta bazen kokunun kaynağını hasta kendisi gösterir. NELER YAPILMALI: Ağız içinden kaynaklanan kokuların yüzde 90′nı başarıyla tedavi edilebilmektedir. Bunun için kişinin kendisine de önemli görevler düşüyor. Çoğu ağız kokusunun tedavisine dilin fırçalanması ile başlanır. Ağız kokusunu oluşturan bileşenlerin birincil alanı dildir. Sabah şiddetli ağız kokusundan şikayet eden kişilerde dişlerin ve dilin yemek sonrası fırçalanması ile sorun kontrol altına alınabilir. Her öğünün ardından dişler en az 3 dakika fırçalanmalı, mutlaka fırçalamanın ardından diş ipi kullanılmalıdır. Ağız kokusu genellikle ağız hijyeninin düzeltilmesiyle ortadan kalkar. Halitofobi: Bu hastalarda koku yakınması olmasına rağmen aslında gerçek bir halitosis yoktur (Psödohalitosis). Böyle hastaları patolojik halitosisten ayırmak zordur. Böyle hastaların tedavisi için diş hekimi ve psikiatrist işbirliği gerekir. Çünkü böyle hastaların bir kısmında koku değil koku korkusu vardır (Halitofobi). Hasta sürekli ağzının koktuğunu hisseder ama aslında böyle bir koku bulunmamaktadır. Alıntı.. | ||||||||||||||||||||
Bookmarks |
Etiketler |
Ağız Kokusu Hakkında Bilmediklerimiz |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
Seçenekler | Arama |
Stil | |
| |