20 Haziran 2013, 05:50 | #1 | ||||||||||||||||||||
NetteKeyif Üyelik tarihi: 15 Mart 2011
Mesajlar: 16.171
| Safra Taşları safra kesesi taşları - safra taşının sebepleri - safra taşlarında belirtiler - safra taşı tedavisiSafra kesesinde oluşan katı kristal tortulara safra taşları denir. Safra taşları sindirim sisteminin başka bölümlerine de ilerleyerek şiddetli ağrıya ve hayatı tehdit eden komplikasyonlara neden olabilir. Safra taşları boyut ve kimyasal yapı bakımından farklıdır. Bir kum tanesi kadar küçük ya da bir golf topu kadar büyük olabilirler. Genellikle 20 ila 50 yaşları arasındaki yetişkinlerde görülür. Safra taşı gelişme riski yaşla birlikte artar. Genç kadınlarda safra kesesi riski gelişme riski, aynı yaştaki erkeklere göre altı kat daha fazladır. Ancak 50 yaşın üstündeki hastalarda, safra taşları erkekler ile kadınları eşit sıklıkla etkiler. Safra taşları genetik olarak aileden gelme eğilimindedir. Safra taşlarının %80’i kolesterolden meydana gelir. Karaciğer, sindirim sularının sıvılaştırabileceğinden daha fazla kolesterol ürettiğinde oluşurlar. Safra taşlarının kalan %20’si kalsiyum ve bilirubin denilen ve idrara rengini veren, bazen sarılığa neden olan portakal sarısı atık üründen oluşur. Safra taşları olan insanlarda, özellikle de taşlar safra kesesinde kalırsa uzun süre belirti görülmeyebilir. Çoğu durumda tıbbi tedavi sadece kişi belirti yaşarsa gerekli görülür. Belirtiler ortaya çıktığında bunun nedeni çoğunlukla taşın safra kesesinden ayrılmış ve biliyer sistemde bir yerde kalarak safra akışının tıkanmasına yol açıyor olmasıdır. Eğer safra taşları biliyer sistemde takılıp kalırsa, bu durum karaciğere, pankreasa veya safra kesesinin kendisine zarar verebilir. Safra taşları beraberinde çeşitli bozukluklar getirir: Kolelityazis: İçinde safra taşları bulunan safra kesesinin kasılmaları ağrıya neden olabilir. Koledokolityazis: İnce bağırsağın içine uzanan bir kanal olan safra kanalında safra taşlarının olmasıdır. Keşfedildikten sonra safra kanalı taşlarının daha ileri sorunların önlenmesi için çıkarılması gerekir. Kolesistit: Safra kesesindeki iltihap ile kendisini gösteren bir bozukluktur. Genellikle safra kesesinden gelen safra taşının, safra kesesi ile safra kanalını birbirine bağlayan sistik kanala geçmesinden kaynaklanır. Kolesistit safra kesesinde ağrılı genişlemeye neden olur ve safra kesesi ameliyatlarının %10-25’inden sorumludur. Safra Taşlarının Sebepleri Safra taşları, yağların parçalanması ve emilimine yardımcı olan bir sıvı olan safranın kimyasal bileşimindeki değişimden kaynaklanır. Genellikle yağ bakımından zengin, lif bakımından fakir bir diyet safra taşı oluşumuna büyük oranda katkı sağlar. Yüksek seviyede östrojen, insülin ya da kolesterol kişide safra taşı gelişme riskini artırır. Eğer tedavi edilmezse, anemi gelişme riski de artar. Safra kesesi genellikle yağlı gıdalar içeren bir öğünün ardından harekete geçer. Bu ataklar genellikle gece yarısı gerçekleşir ve hastayı, acil serviste sonlanan yoğun ağrı episodları yüzünden uykusuz bırakır. Ağrı genellikle vücudun sağ tarafında olur. Safra kesesi ağrısı karında başlar ve göğse, sırta ya da omuzlar arasındaki bölgeye yayılabilir. Safra taşlarının diğer belirtileri arasında yağları sindirememek, düşük ateş, titreme ve terleme, bulantı, kusma, hazımsızlık, gaz, geğirme ve kil rengi dışkı yer alır. Gebelik ya da doğum kontrol haplarının kullanılması safra kesesi aktivitesini azaltarak safra taşı ve bunun da yanı sıra diyabet, pankreatit ve çölyak hastalığı ihtimalini artırır. Safra taşlarının oluşumuna katkı sağlayabilecek diğer faktörler şunlardır: Enfeksiyon Anemi Obezite Bağırsak bozuklukları Koroner arter hastalığı Çoklu gebelik Yağ bakımından zengin, lif bakımından düşük beslenme Sigara içmek Ağır alkol kullanımı Hızlı kilo kaybı Teşhis Safra taşlarından şüphelenildiğinde genellikle karaciğer enzim seviyeleri için kan testleri yapılır. Taşlar sistik kanal ya da safra kanalından geçemediğinde bu seviyeler genellikle yüksek olur. Test sonuçları, beraberinde alınan belirti öyküsü ve yapılan fiziksel muayene safra taşlarının teşhisi için oldukça basit ve ucuz yöntemlerdir. Ancak kesin teşhis için ultrason tercih edilebilir. Kolesistit (sistik kanalda taş) dışında, safra taşlarının teşhisinde ultrasonun kesinlik derecesi yüksektir. Kolesintigrafi ise radyoaktif boyanın enjekte edildiği ve biliyer sistemden geçerken fotoğraflandığı alternatif bir teşhis yöntemidir. Safra Taşlarına Karşı Alınabilecek Önlemler Genelde safra taşlarını önlemek, sürecin geriye döndürülmesinden daha kolaydır. Safra taşlarını önlemenin en iyi yolu risk faktörlerini en aza indirmektir. Safra taşları obez olan ve dengesiz beslenen kişilerde daha sık gerçekleşiyor göründüğünden egzersiz yapmak ve kilo vermek safra taşlarının oluşmasını önlemeye yardımcı olabilir. Bunun yanı sıra besinsel lifler bakımından zengin ve özellikle doymuş yağların tüketiminin azaltıldığı bir diyet tavsiye edilir. İşlenmiş gıdaların yerini, tam tahıllar gibi kompleks karbonhidratlar almalıdır. Sıvı alımının artırılması safrayı seyrelterek taş oluşumunu engeller. Her gün altı ila sekiz bardak su ile bitki çayları ve seyreltilmiş meyve suları tüketilmelidir. Son zamanlardaki çalışmalar, günde iki yemek kaşığı, yemeklere de karıştırılabilecek olan zeytinyağı tüketiminin kandaki ve safra kesesindeki kolesterol seviyelerini azaltmaya yardımcı olduğunu göstermiştir. Ancak yüksek miktarlarda zeytinyağı tüketiminden kaçınılmalıdır. Bu yöntem safra kesesini zorlayarak acil bir duruma yol açabilir. alıntı Safra Taşlarında Alternatif Tedavi | ||||||||||||||||||||
Bookmarks |
Etiketler |
Safra Taşları |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
Seçenekler | Arama |
Stil | |
| |