20 Haziran 2013, 09:44 | #1 | ||||||||||||||||||||
NetteKeyif Üyelik tarihi: 15 Mart 2011
Mesajlar: 16.171
| Diabetik Nefropati diabet komplikasyonları - diabette böbrek hastalıkları - diabette nefrotik sendromlarDiabetik Nefropati diabetin uzun dönem komplikasyonlarındandır. Böbrekler kandaki tüm zararlı maddeleri süzen bir filtre olarak görev yapmaktadır. Böbreklerin içindeki kılcal damar yumaklarına gelen kan bu maddelerden arındıktan sonra yine vücut kan dolaşımına dönmektedir. Diabetik böbrek hastalığında (diabetik nefropati) kılcal damar yumakları kanı tam olarak temizleyemezler ve / veya geçirgenlikleri arttığı için damar içinde kalması gereken bazı maddelerin idrar yoluna kaçmasına neden olurlar. Sizin böbreklerinizin hasta olduğunu hissetmeniz için epeyce bir sürenin geçmesi gerekmektedir. Düzenli kontrol muayenelerinizin amacı erken dönemde yani herhangi bir şikayetinizin bulunmadığı dönemde hastalığı teşhis ederek geriye döndürebilmektedir. Diabetik nefropatinin gelişiminde beş aşama bulunmaktadır. 1 - Aşırı süzme ( hiperfiltrasyon) Birinci aşama böbreklerin çok çalışıp adeta fazla mesai yaparak zararlı maddelerin tamamını vücuttan attığı dönemdir. Diabetin erken döneminde bu aşırı süzmeye tip 1 diabetlilerin %70'inde, tip 2 diabetlilerin % 33'ünde rastlanır, ancak bunların % 50'sinden azında böbrek yetmezliği gelişir. Bu aşamada hastada herhangi bir belirti yoktur. Bu kişilerin böbrekleri normalden büyümüştür ve doktorunuzun isteyeceği 24 saatlik idrarda "kreatinin klirens) böbreklerinizin çalışma derecesini gösterecektir. Korunma: Kan şekerinin iyi ayarlanması böbrek boyutlarının ve böbreklerin süzme hızının normale gelmesini sağlayacaktır. 2 - İdrarda düşük miktarda albumin (mikroalbuminüri) Mikroalbuminüri "albumin" denen proteinin düşük miktarda idrarla atılması durumudur. Diabeti olmayan kişiler günde idrarla 25 gramın altında albumin atarken diabetlilerde günde 30 ila 300 mg arasında albumin atmaya başlayınca böbrek hastalığının "mikroalbuminüri" dönemine gelmiş bulunur. Bu aşamada hiç bir belirti görülmez. Bu durum doktorunuzun isteyeceği idrar tetkiki ile ortaya çıkacaktır. Mikroalbuminuri saptanan hastalarda alınacak koruyucu önlemler: Kan basıncının ayarlanması. Yüksek kan basıncı (hipertansiyon) 130/85 mmHg, üstünde olan her değerdir. Hedef bu değerde veya altında olmaktır. Kan şekerinizin kontrol altında tutulması. Diabet Kontrol ve Komplikasyon çalışmasının sonuçlarına göre yoğun insülin tedavisi altında sıkı kontrol sağlanan Tip 1 diabetlilerde böbrek hastalığı riskinin % 35 ila % 56 arasında azaldığı görülmüştür. Diyetteki protein miktarının azaltılması. Doktorunuz ve diyet uzmanınız bu konuda size daha fazla bilgi vererek yardımcı olacaktır. İdrarınızı tutamama, idrar kaçırma, mesanenizi tamamen boşaltamama veya mesaneniz dolu olduğu halde idrar yapamama gibi sıkıntılarınız varsa doktorunuza şikayetlerinizi hemen anlatmaktan çekinmeyin. Hele böbreklerinizin çalışmasında sorun varsa doktorunuza bunları hemen anlatmaktan çekinmeyin. Hele böbreklerinizde sorun varsa bu yakınmaların giderilmemesi böbreklerdeki hasarın artmasına sebep olacaktır. 3 - Nefrotik Sendrom Böbrekteki kılcal damar yumaklarındaki tahribat ilerledikçe idrarla atılan albumin miktarında artış olur ve erken dönemdeki küçük miktarlar daha büyük miktarlara ulaşıp "nefrotik sendrom" tablosunu geliştirir. Albuminin görevlerinden birinin de kanın sıvı kısmının damar içinde kalmasını sağlamak olduğu göz önünde bulundurursak idrarla bol miktarda kaybedilen bu maddenin kanda azalması kanın sıvı kısmının damar dışına çıkmasına neden olup ödemlerin gelişmesine yol açacaktır. Bu dönemde böbrek hastalığında geri dönüş olmadığı gibi özellikle tip 1 diabeti olanlarda son dönem böbrek yetmezliğine doğru gidiş önlenemez. Belirtiler: Ellerde ve ayaklarda şişme olacak ve karında, akciğerler ve kalp çevresinde sıvı birikecektir. Bu sizde yorgunluk ve nefes darlığına sebep olacaktır. Tedavi / Korunma: Böbrek hastalığının ilerleyişini yavaşlatmak için kan şekerinizi ve kan basıncınızı ayarlamanız gerekir. Bunların yanı sıra şişmansanız zayıflamanız gerekir. Hergün düzenli bir fizik aktivite yapmanız gerekmektedir. Diyetteki tuzu da azaltmanız gerekir. 4- Böbrek Yetmezliği Böbrekleriniz % 30'un altında çalışırsa böbrek yetmezliğinin belirtilerini daha fazla hissetmeye başlarsınız; iştah kaybı, üşüme, bulantı ve kaşıntı. % 15'in altına düştüğünde, zayıflama, bulantı ve kusma, gün içinde uyku hali ama gece uyuma güçlüğü. Bu dönem insülin ihtiyacı azalacaktır. Doktorunuz kansızlık teşhis edecektir, kanda üre ve kreatinin düzeylerini kontrol edecek ve yüksek olduğunu görecektir. Tedavi: Kan basıncı ve kan şekeri ayarına devam edilecek ve günlük protein alımında azaltmaya gidilecektir. Kan potasyumu ve sodyumu takip edilecek dengesizlikler diyet ve ilaç tedavilerinde düzenlemelerle giderilmeye çalışılacaktır. 5 - Son Dönem Böbrek Hastalığı Böbreklerin artık hiç süzmediği bu dönemde kanda üre ve kreatinin yükselecek, vücutta su birikecek ve özellikle kalp çevresinde toplanarak kalbin pompalanmasını zorlaştırabilecektir. Belirtiler: Bacak ve ayaklarda ödem, genellikle ayak bileği, yüz, göz çevresinde şişlikler görülmektedir. Kalp ve akciğer çevresinde biriken sıvı nefes darlığına sebep olacaktır. Bacaklarda kramplar, bulantı, kusma, karında şişkinlik, mide bağırsak ülserleri gelişecektir. Deri turuncu - sarımsı bir renk alacaktır. Kas ve yağ dokusunun yıkımına bağlı zayıflama ortaya çıkacaktır. Kansızlık, serum kalsiyum düzeyinin düşmesi, potasyum ve fosfor değerlerinin yükselmesi ve diğer su ve tuz dengesizlikleri bu dönemde takip edilmesi gereken sorunlardır. Tedavi: Bu dönemde böbreklerin görevlerini hiç yapmadığı düşünülürse onların yerine kanı zararlı maddelerden temizleyecek tedavi yöntemlerine başvurmak gerekecektir. Bugünkü tedavi şekilleri hemodiyaliz, periton diyalizi ve böbrek naklidir. alıntı | ||||||||||||||||||||
Bookmarks |
Etiketler |
Diabetik Nefropati |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
Seçenekler | Arama |
Stil | |
| |