Alt 20 Haziran 2013, 09:57   #1
Keyifli~Üye
 
Handan_ - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: 28 Mart 2011
Mesajlar: 1.444
Handan_ is on a distinguished road
Puanlar: 5.094, Seviye: 1
Puanlar: 5.094, Seviye: 1 Puanlar: 5.094, Seviye: 1 Puanlar: 5.094, Seviye: 1
Üst seviye: 99%, 0 Gereken puan
Üst seviye: 99% Üst seviye: 99% Üst seviye: 99%
Etkinlik: 0%
Etkinlik: 0% Etkinlik: 0% Etkinlik: 0%
Standart Kronik Yorgunluk Sendromu Tedavisi Nasıl Yapılır

kronik yorgunluk sendromu nedir - kronik yorgunluk sendromu hakkında - kronik yorgunluk sendromunun belirtileri nedir - kronik yogunluk sendromu ve tedavisi
Kronik Yorgunluk Sendromu’nun kesin tanımı olmamakla birlikte, bu rahatsızlıkta sürekli tekrarlayan ve yatak istirahati ile geçmeyen ağır bir yorgunluk sözkonusudur. Bu yorgunluğun kesin nedeninin bulunmaması ve en az 6 aydır devam ediyor olması oldukça önemlidir. Yorgunluk halinin dinlenmeyle geçmemesi, herhangi bir fiziklsel aktiviteyle ilişkisinin olmaması da gerekir. Diğer bir kriter ise, bu kadar ağır bir yorgunluk halinin psikiyatrik hastalıklar da dahil olmak üzere herhangi bir nedene bağlanmamış olmasıdır.

Belirtileri Neler?


Yorgunluğun yanı sıra kısa-dönem bellek veya konsantrasyonda bozulma, duyarlı lenf nodülleri, kas ağrıları, birden fazla eklemde ağrı, boğaz ağrısı, baş ağrısı, dinlendirici olmayan uyku ve egzersiz sonrası uzun süre devam eden kırgınlık hali gibi belirtilere rastlanır.

Neden Olur?


Kronik Yorgunluk Sendromu’nun olası sebepleri arasında infeksiyöz ajanlar, immunolojik etkenler, hormonal etkenler, nöral kaynaklı hipotansiyon ve beslenme bozukluğu gibi faktörler bulunur. Viral enfeksiyonlar ve bazı aşılardan sonra görüldüğüne dair bulgular mevcuttur. Whittemore Peterson Institute bilim adamları tarafından yapılan ve sonuçları Science adlı dergide yayınlananaraştırmaya göre, XMRV adlı retrovirüs Kronik Yorgunluk Sendromu olan kişilerin kanında daha fazla rastlanmaktadır. Uzmanlar, XMRV retrovirüsüne 101 hastadan 68′inin kanında rastlandığını, sağlıklı kişilerde ise bu oranın 218′de 8 olduğunu ifade etmişlerdir.


Kronik Yorgunluk Sendromu ve fibromiyaljiyle ilgili yapılan araştırmalarda; Kronik Yorgunluk Sendromu teşhisi konmuş kişilerde fibromiyalji görülme oranı %35-70, fibromiyalji tanısı konmuş kişilerde ise Kronik Yorgunluk Sendromu görülme oranı %20-70 olarak tespit edilmiştir.

Nasıl Teşhis Edilir?


Tıbbi hikaye, fizik muayene, ruhsal durumun ve laboratuar bulgularının değerlendirilmesiyle tanı konulur. Teşhis için özel bir test yoktur. Yorgunluk nedeni olabilecek diğer klinik durumlar elendikten sonra tanı konulur.


Tam kan sayımı, sedimantasyon, karaciğer ve böbrek fonksiyonları, kan şekeri, elektrolitler, C-reaktif protein, RF, ANA, Anti-DNA, immün fonksiyon testleri, TSH, tam idrar tetkiki ve kreatinin kinaz gibi testlere başvurulabilir.

Kronik Yorgunluk Sendromu Tedavisi Nedir?


Tedavi amaçlı olarak antiviral tedavi, immunolojik tedavi, antidepresan tedavi, Kognitif Davranışçı Tedavi, fizik tedavi ve egzersiz gibi uygulamalar önerilmiştir.

Doğal Seçenekler Neler?


Kronik Yorgunluk Sendromunun tedavisine yönelik olarak Koenzim Q10, Alfa Lipoik Asit, NADH, Malik Asit ve D-riboz ile ilgili bazı çalışmalar yapılmıştır.

Koenzim Q10


Koenzim Q10 uzun süredir Kronik yorgunluk Sendronumunda kullanılmaktadır. KoQ10, vücudun enerji için kullandığı molekül olan ATP’nin form oluşturma süreci de dahil olmak üzere, ****bolik reaksiyonlara yardımcı olan potansiyel bir antioksidandır. Gerçekte, vücuttaki her hücrede KoQ10 bulunur. Hücrenin enerjiyi ürettiği bölüm olan mitokondride konsantre olarak vardır.


Kronik Yorgunluk Sendromu teşhisi taşıyan 20 kadın hasta (orta kuvvette egzersizlerden sonra yatak istirahatı verilen) üzerinde yapılan bir çalışmada, katılımcıların % 80’inde KoQ10 eksikliği gözlemlendi. Üç ay KoQ10 takviyesinden sonra, (100 mg günlük doz), hastaların egzersiz toleransları iki katından fazlasına çıkmıştı: %90’ında klinikal semptomların azaldığı ya da yok olduğu görüldü, ve %85’inde ise egzersiz sonrası yorgunlukta azalmalar işaretlendi.


Iowa Üniversitesi’nde, hastaların %69’unun işe yaradığını belirttiği bir çalışmada, KoQ10 Kronik yorgunluk Sendronu’munda lider terapi olarak belirlendi. Rapor edilmiş doz, günlük, 30-300 mg.dır ve genellikle bölünmez dozlarla alınmalıdır.

Alfa Lipoik Asit


Alfa Lipoik Asit 1950’lerin başından beri araştırılmaktaydı ve ancak 1988’de, bir antioksidan olarak tanındı. Kaliforniya Üniversitesi’nden Dr. Lester Packer’ın geniş kapsamlı araştırmalarıyla, alfa lipoik asit ****bolik ya da tüm vücudun antioksidanı olarak dikkate alındı. Çünkü, lipoik asit, bir antioksidan olarak sadece oksidatif stresi azaltmakta kalmıyor, aynı zamanda diğer antioksidanları da şarj ediyordu, bu da araştırmada Dr. Packer’in onayladığı gibi; onların güçlerini yeniden canlandırmalarına sebep oluyordu. İlave olarak lipoik asit, enerji üretmek için gereklidir, mitokondrinin fonksiyonunda önemli bir rol oynar, DNA’yı korur.


Kronik Yorgunluk Sendromu, kalıcı ve kötüye giden yorgunluk ve bir çok çeşitli vücut sistemlerini de kapsayan semptomların da eşlik etmesiyle karakterize edilir. Hastalığın sebepleri ile ilgili az şey bilinse de son zamanlarda yapılan araştırmalar, rahatsızlığın, vücuttaki serbest radikallerle bir ilişkisi olduğunu ortaya koymuştur. Bu da, hastalıkla başetmede, antioksidan kullanımını önermektedir.


Kanada’daki klinisyenler, ALA ve glutasyon, N-asetilsistein, alfa lipoik asit, oligomerik proantosiyanidin, ginko biloa, ve vaccinium myrtillus gibi diğer anti-oksidan takviyelerin, Kronik Yorgunluk Sendromu tedavisinde yararlı olabileceği sonucuna varmıştır.

D-riboz


D-riboz, mitokondrinin hücrelere enerji akışını sürdürebilmesi için gereksinim duyduğu birçok önemli yapısal bileşenden (DNA, RNA, ATP, FADH, koenzim-A, ve NADH) bir tanesidir.


Bir çalışmada, Dr. Teitelbaum, CORvalen’in ürettiği D-riboz’un, (yemek ya da içeceklerle alınmış 5 g. CORvalen) Kronik yorgunluk Sendromu hastalarında; uyku düzeni, enerji düzeyi, zihinsel açıklık, ağrı eşiği ve genel sağlık durumlarında ciddi gelişmeler gösterdiğini saptamıştır. Yakın bir bakış, bu hastalara yardım edildiği, ama iyileştirilmediklerini gösterir.


1’e 10 ölçekli bir çalışma, enerji seviyelerinin 3.8’den 5.5’e, uykunun 4.8’den 6.0’a, zihinsel açıklığın 4.9’dan 5.7’ye, ağrının 4.9’dan 5.6’ya, genel sağlık durumunun 4.3’den %.6’ya vardığını gösterir. Dr. Teitelbaum, tek bir takviyenin enerjiyi %45 oranında yükselttiğini görmenin çok şaşırtıcı olduğunu eklemiştir. Küçük çapta bir hasta sayısı yan etki deneyimlediyse de bu durum, dozun düşürülmesiyle bertaraf edilmiştir.


D-riboz ile ilgili standart bir doz tavsiyesi bulunmamaktadır. Fibromiyalji ve Kronik Yorgunluk Sendromu üzerindeki bir çalışmada, katılımcılar günde 3 kez 5 gr. D-riboz takviyesi aldılar. Koroner arter hastalarının kullanıldığı bir başka çalışmada ise, günde 4 kez 15 gr.lık dozlar kullanıldı.

NADH


NADH tüm canlı hücrelerde vardır ve bedenin enerji üretme kapasitesinde merkezi bir rol oynar. NADH’nin bu üretimdeki birincil sorumluluğu, insan hücresel enerjisi olan, adenin trifosfat (ATP) üretmektir. ATP, hücrelerin güç evi olan mitokondriden enerji sağlayan “kıvılcım”dır.


NADH, ya da azaltılmış nikontinamit adenin dinukleotid niasinden sentezlenmiştir ve yaşayan her hücrede mevcuttur. Enzimlerin bedende yiyecekleri parçalaması ve adenosin trifosfat formunda enerjiye dönüştürmesi anlamına gelen koenzimdir.


Georgetown Üniversitesi Medikal Merkezindeki bir çalışma;


Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezinin Kronik Yorgunluk Sendromu kriterlerini taşıyan 26 uygun hasta çalışmayı tamamlamıştır. Tıbbi geçmiş, fiziksel muayene, laboratuar çalışmaları ve anketler başlangıçtan itibaren, 4’üncü, 8’inci ve 12’inci haftalarda kaydedildi. Denekler, 4 haftalık periyodda, rastgele ya 10 mg. NADH ya da plasebo aldılar. 4 haftalık arınma periyodunu takiben, denekler, son 4 haftalık süre için alternatif çapraz rejime geçtiler.


Deney ilacı ile ilgili olarak şiddetli yan etki gözlemlenmedi. Bu 26 kişilik grup içinde, 8 tanesi (%31) 26’da 2’nin (%8) plaseboya verdiğine karşılık olarak; NADH’ye en iyi şekilde yanıt verdi. Bu cesaret verici sonuçlar ışığında daha fazla katılımın olduğu açık bir çalışma yapma kararı alınmıştı.


SONUÇ: Bu pilot çalışmanın sonuçları, NADH’nin Kronik Yorgunluk Sendromu tedavisi yönetiminde değerli bir yan terapi olduğunu göstermekte ve, bu şaşırtıcı rahatsızlık üzerinde daha ileri klinik çalışmalarının yapılabileceğini ifade etmektedir.

Malik Asit


Magnezyum, malik asit gibi maddeler, hücrelerdeki mitokondride, şekerin enerjiye dönüşümüne yardımcı olurlar.


Malik asit, kas yorgunluğunu tersine çevirebilir, ve kasların performanslarını arttırabilir. Bu, fibromiyalji ve Kronik Yorgunluk Sendromunu (KYS) semptomlarının hafiflemesine yardımcı olur. Çünkü malik asit, beden boyunca var olan enerji akışı gibi davranır, bu da hastalar için yardımcıdır. Malik asit takviyesi kullanmak aslında kişinin enerji düzeyini arttırarak, kendini daha iyi hissetmesini sağlar. KYS ‘na sahip insanlar genellikle bitkin hissettiklerinden, malik asit bu durumu düzeltebilir. Dozaj fibromiyalji ile yaklaşık aynı olsa da, doktorların tavsiyesi önemlidir.


alıntıdır


Handan_ isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Yeni Konu aç Cevapla  

Bookmarks

Etiketler
Kronik Yorgunluk Sendromu Tedavisi Nasıl Yapılır


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 
Seçenekler Arama
Stil

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Açık
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık




Tüm Zamanlar GMT +4 Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 11:58.

dekorasyon Endüstriyel Mutfak EKipmanları sanal ofis Kiralık Ofis | sanal ofis sanal ofis | sanal ofis | muadil toner | fantezi iç giyim fantezi giyim araç takip sistemleri | kişi takip sistemleri | Varlık takip sistemleri | filo takip sistemleri |
istanbul travesti | izmir escort bayan izmir escort tuzla escort bursa escort bursa escort casino siteleri casino siteleri casino siteleri casino siteleri casino siteleri bahis siteleri istanbul travesti travesti forum |
istanbul travesti Mekanları | istanbul travesti Haber | istanbul travesti Bilgi | istanbul travestileri | istanbul travesti | travesti | ankara travesti| ankara travesti | ankara travesti ankara travesti

Search Engine Optimization by vBSEO 3.6.1

1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156 157 158 159 160 161 162 163 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176 177 178 179 180 181 182 183 184 185 186 187 188 189 190 191 192 193 194 195 196 197 198 199 200 201 202 203 204 205 206 207 208 209 210 211 212 213 214 215 216 217 218 219 220 221 222 223 224 225 226 227 228 229 230 231 232 233 234 235 236 237 238 239 240 241 242 243 244 245 246 247 248 249 250 251 252 253 254 255 256 257 258 259 260 261 262 263 264 265 266 267 268 269 270 271 272 273 274 275 276 277 278 279 280 281 282 283 284 285 286 287 288 289 290 291 292 293 294 295 296 297 298 299 300 301 302 303 304 305 306 307 308 309 310 311 312 313 314 315 316 317 318 319 320 321 322 323 324 325 326 327 328 329 330 331 332 333 334 335 336 337 338 339 340 341 342 343 344 345 346 347 348 349 350 351 352 353 354 355 356 357 358 359 360 361 362 363 364 365 366 367 368 369 370 371 372 373 374 375 376 377 378 379 380 381 382 383 384 385 386 387 388 389 390 391 392 393 394 395 396 397 398 399 400 401 402 403 404 405 406 407 408 409 410 411 412 413 414 415 416 417 418 419 420 421 422 423 424 425 426 427 428